(29 Ekim 1926 - 27 Şubat 2011)

Yıl dokuz yüz seksen, tanıdım onu

Ne bilirdim dünya, vefasız sonu.

Kadife gibiydi sesinin tonu

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!.

Surda bir gedik, açtık ki mukaddes

Bu ne muhteşem seda, bu ne heybetli ses

Millette heyecan, tutuldu nefes

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!.

“Her bahar bir çiçekle başlar” demişti

Zalimler haram yerken, “O” yememişti

O günden bu güne “fikir” vermişti

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!.

 Yetirdiğin ağaçlar meyvesin verdi

Çok şükür Rabbime, milletim gördü

Çiçek dolu bahçeler bahara erdi

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!.

Goncalar gibi gülleri derdin

Üstüne titredin kol kanat gerdin

İçlerinden YİĞİT’ini sen bize verdin

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!..

Görmemişti dünya böyle bir lider

O’nu duymayan gafil, olurdu heder

Hayatı boyunca zulüm ve keder

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!.

Heybetli bakışlar, keskindir gözler

Her biri cevherdir, kurşundur sözler

Kem kötü sözleri bağrında gizler

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!..

O asil duruşun örnektir bana

Bağrında kopsa da fırtına bora

Bakmadın namerde hileler fora

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!..

Hayatın hep tasa, çile olsa da

Çekilmez gibi bile olsa da

Dört yanın çakal hile olsa da

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!..

Bir gizemle girdin benim dünyama

O hal ile gittin ahret ukbaya

Muradım odur ki Yüce Mevlaya

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!..

Seni anladılar ancak, vefat edince

Sefiller bedbahttır, halleri nice

Pişman oldular hem de, gönüllerince

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!.

Senin vefatınla ‘’Uyandı’’ ülkem!

Gam keder yıkıldı, yok oldu elem

ERBAKAN sevdası, dünya ve alem

Mekanın cennet, kabrin nur olsun!.