Dile kolay, Edirne’den Erzincan’a giden yolda tam 27 yıl akıp gitmiş…

Tam 27 yıl önce bugün (2 Aralık) Edirne Endüstri Meslek Lisesinde göreve başlamıştım.

Yine böyle soğuk ve kasavetli bir günde ilk görev yerim olan serhat şehrine gitmiştim.

Neyse ki o soğuk ortamı ve günlerimi sıcak yüzleriyle bahara çeviren dostlarım olmuştu.

Müdür yardımcısı Hasan Boz başta olmak üzere, Mimar Sinan Vakfının güzide insanları o telaş dolu karanlık günlerimde bana çok büyük destek oldular.

Gerek ilk görev heyecanı, gerekse yeni bir yuva kurmuş aile reisliğinin ürkekliğiyle zor yıllardı benim için.

Allah hepsinden razı olsun ki güzel arkadaşlık ve komşuluk bağlarıyla bu badireler atlatıldı.

3 yıl sonrasında gelen askerlik kararıyla yolumuz bu defa Artvin’in şirin ilçesi Şavşat’a düşecekti.

İzmir/Narlıdere’deki 4 aylık yedek subay eğitiminden sonra askerliğimi öğretmen olarak yapmak üzere ailemle Şavşat ilçesinin güzel köyü Veliköy’e gittim.

Ormanın kenarında doğa harikası bu köy bana, adeta ödüllendirme bir tatil köyü gibi geldi.

1 yıl süren bu köydeki hizmetimde, çok şey öğrettiğim gibi çok şey de öğrenmiştim.

Anadolu insanın masum ve en yalın halini bu köyde tanıma fırsatı yakaladım.

Dostluk, kardeşlik, vefa, insanlık gibi değerlerin ölmediğini ve en canlı haliyle buralarda yaşandığını bir kez daha tecrübe ettim.

Bu arada henüz yapmadığım zorunlu hizmet için yaptığım tercihlerden biri olan Erzincan’ın geldiğini öğrenmiştim.

Erzincan’da neresi acaba diye merak ederken, Kemah İ.H.L. olduğunu öğrenmem fazla zaman almayacaktı.

Bunu öğrendiğimde, hemen kadim dostum değerli insan Burhan İşliyen’i arayıp memleketine tayinimin çıktığı haberini vermiştim.

Sayın hocam bu habere ziyadesiyle memnun olup bana oradaki güzelliklerin müjdesini vermişti.

1996-2000 yılları arası Kemah İ.H.L.’nde harika bir dostluk ve hizmet yılları…

28 Şubat’ın hışmının maalesef buralara kadar uzanması sonucu kapanan İ.H.L.’nin ardından 2007 yılına kadar sürecek olan Y.İ.B.O. yılları…

Burada da çok güzel arkadaşlık, komşuluk ve elbette öğrencilerimizle harika bir diyalogla geçen unutulmaz hizmet yılları…

Öğretmenlik hayatımın unutulmaz anlarını ve anılarını Kemah’ta yakalamıştım.

11 yıl gibi azımsanamayacak bir hizmet dönemi geçirdiğim Kemah’ın bende ayrı bir yeri vardır.

Şirin ve mütevazı bir ilçemiz olan Kemah benim kalfalık dönemim sayılabilecek güzelliklerle doludur.

Araştırma ve kendimi geliştirme adına Kemah benim için adeta laboratuvar olmuştur.

İlk yazma denemelerim ve kitap çalışmalarım burada gerçekleşmiştir.

Kemah ve oranın güzide insanları ve sevgili öğrencilerim bana ilham kaynağı olup yazmaya sürüklemiştir.

Kemah’ın artık bize yetmediğini fark edince 2007 yılında Erzincan’a tayin isteyip geldim.

Burada ilk görev yerim olan Orgeneral Sebahattin Demircioğlu İlköğretim okulunda 3 yıl görev yaptıktan sonra tercihlerim arasında bulunan Ulalar Ortaokulu’na görevlendirildim.

Bilerek isteyerek gittiğim bu beldede de harika insanlar tanıdım.

Akademik araştırmalarım için de bulunmaz fırsatlar yakaladığım bu insanlara çok şey verdiğim gibi çok şey de almıştım.

En önemlisi de farklı düşünce ve inanışlara rağmen birlikte yaşama iradesini ve söz konusu vatan olduğunda gerisinin teferruat olacağını da yine burada gözlemlemiştim.

5 yıl kadar süren bu güzel hizmet anlarından sonra, idareciliğe soyunmaya karar verip okul müdürlüğü mülakatına girmiştim.

Mülakattanaldığım olumlu sonuç ve akabinde çıkan kararnameyle bu kez yolumuz bir başka beldemiz Çağlayan’a düşecekti.

2014 yılının yine bu günlerinde göreve başladığım Çağlayan İlkokulu, idarecilikte benim ilk göz ağrımdı.

İdarecilik adına çok şey öğrendiğim ve tecrübe ettiğim buradaki müdürlüğüm halen devam ediyor.

İlk günkü gibi hizmet aşkıyla dolu dolugeçen günlerimizi yazmak bu satırlara sığmaz…

Bir başka yazıda buluşmak ümit ve temennisiyle…