Çalıştığı kuruma, kuruluşa emek vermiş memur emeklileri. Teknolojinin henüz bu düzeyde olmadığı o dönemlerde facıt ve daktilo makineleriyle, kalemleriyle görev yapan yoğun bir tempo ile çalışarak emek vermiş, gönül vermiş emekliler. Bu gün emekli olmanın sıkıntılarını yaşamaktadırlar. Her başlangıcın, bir yaşayışı, bir süreci olduğu gibi bir bitişi ve de bir sonu da vardır. İllaki bir gün bizler gibi sizlerde emekli olacaksınız.
         Yıllarca okursunuz, kurslara gidersiniz, çeşitli imtihanlara tabi olursunuz bir memur olabilmek için. Ama emekli olduğunuzda bir işçinin yarısı kadar bile ikramiye alamazsınız. Sendikalarınız pek gaileye alınmaz sizde ne verilirse onunla iktifa edesiniz.
Bir memur emekli olduğu zaman belirli oranda maaşı aşağıya çekilir, her nedense ev kadını olan eşiniz için ödenen aile yardımı kesilir ve  küçük yaşta çocuğunuz varsa ödenen çocuk yardımı da kesilir. Sadece sosyal güvence olarak eşiniz ve 18 yaşından küçük çocukları için sağlık karneleri vardır. Bir iş yeri açmaya kalkışsanız, emeklilikten dolayı sosyal güvenceniz olduğu halde maaşınız belirli oranda S.S.K. tarafından kesintiye uğratılır. Nedense bu kısıntılar geçmişten geleceğe doğru sürüp gitmektedir.
         Devlet dairelerine bakıyorsunuz, emekli günleri çoktan geçmiş.30, 40 yıllık memurları halen daha masa başlarında çalışırken görüyoruz. Çünkü emekli olduklarında maaşları düşer, belki okuyan çocukları var, belki borçları var ve bunca zaman çalıştıktan sonra bir ev alacak kadar ikramiyeleri olmuyor.  
         Sendikaları vardır ama fazla itibar edilmez, zira ne aile, ne çocuk zammını hak edebilirsin ne de yıllarca aynı bankadan maaş ve kredilerini kullandığın halde yıllık banka promosyonlarını alabilirsin. Hatta belirli sayıdaki muhtarlara promosyon teklifleri yapılır ama binlerce mudileri olduğu emeklilere bankaları tarafından her nedense bu teklifler yapılmaz. O zaman siz olsanız resen emekli olma gününüze kadar kendinizi zorlayarak çalışmaz mısınız?
         Ölen bir emeklinin kız çocuğu evleninceye kadar aylık alır ama yaş sınırını geçen, henüz çalışma imkânına kavuşmayan veya okuluna devam eden erkek çocukları için cüzi de olsa bir aylık verilmez. Belki de bu şekilde ister istemez toplumda suça itilen çok gençler vardır.
         Seslerimizi duyuracak haklarımızı savunacak emekli sendikalarına ve temsilcilerine ihtiyacımız vardır. En güzel yarınları birlikte paylaşalım.