Cumhuriyet Halk Partisi Erzincan İl Başkanı Arslan, Anayasa Mahkemesinin, CHP’nin açtığı dava sonucunda, anılan yasayı (6353 sayılı Kanun) 27.12.2012 günlü, E. 2012/102, K. 2012/207 sayılı kararıyla iptal ettiğini belirtti.
CHP Erzincan İl Başkanı Arslan yaptığı açıklamasında;” “Bütçe Hakkı” demokrasilerde devletin yapacağı harcamaların kapsamı ve büyüklüğüne, bu harcamaların finansmanını sağlamak üzere vatandaşın ne kadar vergi ödeyeceğine milletin kendisinin karar vermesidir. Millet bu hakkını parlamentodaki seçilmiş temsilcileri aracılığıyla “bütçe kanunları” çıkararak kullanır. Bu hak; vergilerin usulüne uygun olarak toplanıp toplanmadığı ile harcamaların kanunlara ve amacına uygun olarak yapılıp yapılmadığının denetlenmesini ve sonuçlarının parlamentoya sunulmasını da gerektirir. “Bütçe Hakkı” egemenliğin millete ait olması ilkesinin doğal bir yansımasıdır.
 
Parlamentoların “Bütçe Hakkı” iktidarlar tarafından yok sayılır veya kısıtlanırsa demokrasiden, kuvvetler ayrılığından, hak ve özgürlüklerden söz edilemez.
2001 yılında yaşanan ekonomik krizin ardından kamu mali yönetiminde mali saydamlık, hesap verilebilirlik ve denetim kanunlarına ülkemizde özel bir önem verilmiştir. Bu çerçevede, TBMM’nin bütçe hakkını etkin bir şekilde kullanabilmesi için uluslar arası standartlara ve Avrupa Birliği normlarına uygun bir yapı kurulması öngörülmüştür.
 
Ancak AKP hükümetleri kamu malı yönetiminde kurallık, saydamlık ve öngörülebilirlik adına kendi dönemlerinde olanlar da dahil olmak üzere, atılmış adımları birer birer yok etmeye başlamıştır. Bugün ekonominin çapasız kalması ve buna paralel olarak ekonomide ortaya çıkan kırılganlıkların altında iktidarın hesap vermekten ve denetimden kaçınması da önemli bir rol oynamaktadır.
 
Hükümetin, Sayıştay denetimini uluslararası standartlardan uzaklaştıran müdahaleleri daha 2010 yılında başladı. Sayıştay Kanununun TBMM Genel Kurulunda görüşülmesi sırasında 2010 Aralık ayında AKP Grubu’nun kabul edilen bir önergesiyle Sayıştay’ın INTOSAI (Uluslararası Sayıştaylar Birliği) Denetim Standartlarına uygun performans denetimi yapma yetkisi kaldırıldı.
 
Bunun nedeni Hükümetin, Sayıştay’ın 2010 yılında hazırlayarak TBMM’ye sunmaya hazırlandığı altı kanundaki performans denetimi raporlarında yer alan, kamu kaynaklarının verimlilik, etkinlik ve ekonomiklik ilkelerine uyulmadan savurganca kullanıldığına ve yüksek miktarda kamu zararına neden olduğuna ilişkin bulguları TBMM’den ve kamuoyundan saklama isteğiydi.
 
Bununla yetinmeyen AKP Hükümeti, daha sonra, 4.7.2012 tarihinde kabul edilen 6353 sayılı Kanunla, bu kez mali işlem ve faaliyetlerin yasalara uygunluğunun INTOSAI Denetim Standartlarına uygun olarak denetlenmesi olanaksız hale getirildi. Sayıştay yönetimi bu yasayı gerekçe göstererek, kamu idarelerinin 2011 yılı harcamalarına ilişkin denetim sonuçlarını kapsayan 132 adet Sayıştay Raporunu TBMM’ye sunmadı.
 
Bunun sonucunda AKP Hükümetinin 2013 yılı Bütçesi ile 2011 yılı Hesabı Sayıştay Raporları olmadığından TBMM tarafından denetlenmeden yasalaştı.
 
Anayasa Mahkemesi, CHP’nin açtığı dava sonucunda, anılan yasayı (6353 sayılı Kanun) 27.12.2012 günlü, E. 2012/102, K. 2012/207 sayılı kararıyla iptal etti.
İptal gerekçeleri arasında, “Yasama organına tanınan bütçe hakkı, sadece bütçenin yapımını değil, bütçenin uygulanmasının denetlenmesini de kapsamaktadır. Sayıştay denetimi, TBMM’ye sunulan Sayıştay raporuyla sonlanan bir süreci kapsamaktadır. Dolayısıyla yasama organının işlevini etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmesinde Sayıştay denetiminin önemi yansınamaz. Öte yandan Sayıştay denetimi, demokratik devlet ilkesinin bir gereği olarak yürütmenin, halka ve yasama organına hesap verme sorumluluğunun işlevselleştirilmesinin en önemli araçlarındandır” dedi.  
Editör: Doğu Gazetesi