Konu hakkında açıklamalarda bulunan Erzincan Baro Başkanı Adem Aktürk şunları söyledi; “Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 9 Nisan 2018 tarihinde tarihi bir karara imza attı;
Bu kararı; hukuk camiası için emsal ve tarihi nitelikte bir karar olarak nitelendiriyoruz.
Bu kararın öncesinde; Anayasa Mahkemesi 8 Aralık 2011 tarihinde, 2525 sayılı Soyadı Kanunu’nun 4. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Evliliğin feshi veya boşanma hallerinde çocuk anasına verilmiş olsa bile babasının seçtiği veya seçeceği soyadını alır.” hükmünü iptal etti.
Eşinden boşanan bir kadın, velayetini aldığı çocuğuna kendi soyadını vermek için Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvuruda bulunmuştu.
Velayetini aldığı çocuğuna kendi soyadını vermek isteyen annenin talebi, Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesince reddedilmişti.
Ret kararına karşı, Anne Hayriye Özdemir, Anayasa'nın 20. maddesiyle güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştu.
Anayasa Mahkemesinin 02.10.2015'te emsal niteliğindeki bu kararında; boşandıktan sonra velayeti kendisine geçen çocuğuna kendi soyadını verme talebi mahkeme tarafından reddedilen anneyi haklı bularak hakkının ihlal edildiğine, ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere kararın Diyarbakır 5. Asliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmişti.
Anayasa Mahkemesinin verdiği emsal hak ihlali kararına uygun olarak, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'de boşanan kadınların aile mahkemesinden, velayeti kendisine geçen çocuğuna kendi soyadının verilmesini isteyebileceğine hükmetti.
Bu karar ile kadın ve erkek arasında; evlilik, boşanma ve velayetin kullanılması hususunda eşitliğin sağlandığı kanaatindeyim.
Anayasa Mahkemesinin ve Yargıtay’ın bağlayıcı “emsal” kararları ışığında mahkemeler de artık bu talepleri kabul yönünde karar vereceklerdir.”
