"Çocuk için en güvenli ortam hiç kuşkusuz evi ve ailesi. Dış dünyanın güvenli olup olmadığına dair de haklı endişeler yaşıyorlar. Bu nedenle çocuktan çocuğa yoğunluğu değişmekle birlikte her çocuk aslında okuldan korkabiliyor. Aileden ayrılma endişesi, yeni ortama ayak uyduramama korkusu çocukların sıkıntı yaşamasına neden oluyor. Bazı çocuklar ailelerinin okul çıkışında kendilerini almayacaklarını düşünerek endişelenebiliyor. Ayrıca gideceği okulun en küçüğü grubunda yer almak da onu korkutabiliyor. Çocuklar kendisinden büyüklerden zarar görme kaygısı da yaşayabilir.

ENDİŞE FİZYOLOJİK RAHATSIZLIKLARA DA NEDEN OLABİLİR

Çocuklar korkularını, ayrılma anında bağırıp çağırma, ağlama ve anne babanın eline sıkı sıkı sarılma gibi davranışlarla gösterebilir. Bazı çocuklarda ise bu durumlara ek olarak fizyolojik rahatsızlıklar da görülmesinin yanı sıra çocuğun ateşi yükselebilir, bulantı ve halsizlik gibi sorunlarla karşılaşabilirsiniz.

SOSYAL HAYATTAKİ DEĞİŞİKLİKLER OKUL KAYGISINI ARTIRIYOR

Son yıllarda çocuklar okul kaygısını eskiye oranla çok daha yoğun yaşıyor. Dış dünyada artan tehlikeler ebeveynlerin endişelerini artırıyor ve günlük hayatta çocuklarına daha koruyucu yaklaşıyor. Bu durumun yanı sıra çocuklarının her istediklerinin yapılıyor olması da okula uyumu zorlaştıran nedenler arasında yer alıyor.

OKULUN İLK GÜNÜNDEN İTİBAREN UYULMASI GEREKEN 8 ÖNERİ

1- Birlikte gidin. Okula çocuğunuzla birlikte gidin. Ortama alışması için onunla sohbet edin ve kaygısını azaltmaya çalışın.
2- Öğretmenle tanışın. Çocuğunuzun öğretmeniyle tanışmanız hem sizin endişelerinizi azaltmaya hem de çocuğunuzun endişelerini azaltmaya yardımcı oluyor. Bu doğrultuda öğretmenle uzun vadeli işbirliği geliştirebilirsiniz.
3- Sabırlı olun. Çocuğunuz büyüdü ve okulda sizsiz kalabilir. Ama hiç kuşkusuz biraz zamana ihtiyacı var. Hemen alışmasını beklemeyin.
4- Başkasıyla kıyaslamayın. Başka çocuklara bakıp,“Bak o korkuyor mu?” demeyin ya da ağabeyi, ablasıyla kıyaslamayın.
5- Güven verici olun. Kendisine güvendiğinizi bir kaç gün sonra okulda kendisini daha rahat hissedeceğini vurgulayın.
6- Okul ile ve öğretmenlerle ilgili eleştirel konuşmayın. Çocuğunuzun okula ve öğrenmeye ilişkin tutumu anne babanın düşünceleriyle şekilleniyor. Anne babanın eleştirdiği öğretmene öğrenci de soğuk bakabiliyor.‘Okuyup da ne olacak, biz okumadık ama yine de para kazandık ‘ türünden konuşmalardan kaçının.
7- Endişelerinizi azaltmaya çalışın. Okula gitmek istemeyen öğrencilerde ateşin yükselmesi, halsizlik, bulantı, karın ağrısı gibi fizyolojik rahatsızlıklar yaşanabiliyor. Bu durumlarda telaşla her defasında ‘ tamam madem hastasın bugünde okula gitme’ demek ya da apar topar doktora götürmek yerine daha serinkanlı yaklaşımlarda bulunun.
8- Çocuğun her istediğini yapmayın. Evde her isteği yapılan çocuklar okulda da bu davranışların sürmesini bekliyor. Gerçekleşmediğinde de hayal kırıklığına uğruyor. Evin dışında kimse onunla sizin kadar ilgilenemez. Çocuğun bu duruma zamanla alışması gerekiyor. Okulu çocuğa yeniden tanıtma ve özendirme girişimleriyle gerekirse önce bir saat, sonra yarım gün, sonunda tam gün okula gidilmesi sağlanabiliyor. Eğer mümkünse anne çocuğun yanında kısa bir süre oturarak, çocuğun okula alışmasına yardımcı olabiliyor. Ancak tüm bu çabalara rağmen çocuğun korkusu azalmıyorsa aile bir uzmanla bu konuyu görüşmeli. Aileler kesinlikle çocuğun evde kalma isteğini desteklememeli” dedi.
Editör: Doğu Gazetesi