Açılan stantta Erzincan Halk Sağlığı Müdürlüğü personeli diyabet konusunda farkındalık duygusunun uyandırılması için, halka eğitim verilmesi, parmaktan şeker ölçümü, diyabet hakkında broşür dağıtımı, şekeri yüksek çıkan kişilerin yönlendirilmesi gibi faaliyetler gerçekleştirdi. Açılan standı ziyaret eden Erzincan Halk Sağlığı Müdürü Dr. Mehmet Oğuz Çetin; “ Her yıl 10-16 Kasım tarihleri arasında kutlanmakta olan Dünya Diyabet Günü, diyabetle mücadelede farkındalık kampanyasıdır. Bu kampanya, tüm dünyada giderek yükselmekte olan diyabet insidansının önemli bir endişe kaynağı halini alması üzerine, Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF) ile Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından 1991 yılında başlatılmış olup; Dünya Diyabet Günü tüm dünyada 160’ın üzerinde ülkede kutlanmakta ve milyonlarca insanı bu konu çevresinde biraraya getirmektedir. Günümüzde, diabetes mellitus (diyabet) ve onunla aynı risk faktörlerini paylaşan bulaşıcı olmayan, kronik hastalıklar önemli bir sağlık sorunu oluşturmaktadır. Yaşam tarzındaki hızlı değişim ile birlikte gelişmiş ve gelişmekte olan toplumların tümünde özellikle tip 2 diyabet prevelansı hızla yükselmektedir. 2009 sonu itibarı ile tüm dünyadaki diyabet nüfusu 285 milyon iken bu sayının 2030 yılında 438 milyona ulaşması beklenmektedir. Bunun başlıca nedenleri nüfus artışı, yaşlanma ve kentleşmenin getirdiği yaşam tarzı değişimi sonucu obezite ve fiziksel inaktivitenin artmasıdır. Diyabet Hastalığı Hakkında bilgi veren Çetin, Diyabet, vücudumuzda pankreas adlı salgı bezinin yeterli miktarda insülin hormonu üretmemesi ya da ürettiği insülin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması durumunda gelişen ve ömür boyu süren bir hastalıktır. Sonuç olarak kişi, yediği besinlerden kana geçen şekeri yani glukozu kullanamaz ve kan şekeri yükselir. DİYABET İÇİN RİSK FAKTÖRLERİ: 45 yaşının üstünde olmak Fazla kilolu olmak Diyabeti olan yakın bir aile ferdinin olması (anne, baba veya kardeşler gibi) Daha önceki hamilelik esnasında diyabet gelişmiş olması DİYABET TÜRLERİ: 1.Tip 1 Diyabet Bu tipte diyabeti olan kişiler, her gün insülin almak zorundadır. Bu tip diyabet eskiden "Juvenil Diyabet" veya "İnsüline Bağımlı Diabetes Mellitus" olarak adlandırılırdı. 2.Tip 2 Diyabet Bu tip diyabet, sık aralıklarla besin alımı ve düzenli egzersizler ile kontrol altına alınabilmektedir. Bazı kişilerin, aynı zamanda, diyabet hapları veya insülin kullanmaları gerekebilir. Bu tip diyabet eskiden "Erişkin Çağı Diyabeti" veya "İnsüline Bağımlı Olmayan Diabetes Mellitus" olarak adlandırılırdı. 3.Gestasyonel Diyabet Gebelikte ortaya çıkan diyabet türüdür. Diyabet tedavisi hakkında da bilgiler veren Erzincan Halk Sağlığı Müdürü Dr. Mehmet Oğuz Çetin: “ Diyabet tedavisinde amaç; hastanın kendini daha iyi hissetmesini sağlamanın yanı sıra, kan şekeri ayarını düzenlemek diğer bir ifade ile kan şekeri yükselmeleri ve kan şeker düşmelerini önlemektir.Diyabet nedeniyle gelişebilen kalp krizi, felç, böbrek yetmezliği, göz problemleri, sinir hasarı ve iyileşmeyen yaralar gibi komplikasyonların önlenmesidir. Diyabet tedavisinde öncelikle diyabetlinin eğitimi kadar edinilen bilgilerin günlük yaşama uygulanması ve sürekliliği de önemlidir. Diyabetin tedavisinin temelini beslenmenin dengeli ve doğru yapılması ile sürekli ve düzenli egzersiz oluşturur. Alışkanlıkların değiştirilmesi tedavi başarısı için önemlidir.Diyet ve egzersizle kontrol altına alınmayan hastalarda diyabet ilaçları ile hastalık kontrol edilmeye çalışılır, gerektiğinde insülin tedavisine geçilir. Egzersiz, kan şekeri seviyesini düzenlemeye yardımcı olması açısından diyabet hastaları için faydalıdır. Düzenli egzersiz yapanların genel olarak insülin hormonuna hassasiyetleri artmakta; böylece insülin, vücutta daha etkili bir şekilde kullanılmaktadır. Diyabet hastalarının haftada en az 3 kez, 45 dakikalık yürüyüşe denk gelecek bir egzersiz yapmaları önerilmektedir. Ancak daha önce düzenli olarak spor yapmamış kişiler tenis, basketbol, futbol gibi çok efor gerektirecek sporlara kalkışmadan önce doktorları ile görüşmelidir. DİYABETTE İLAÇ KULLANIMI Çetin, Diyabet hastalığı özellikle de Tip 2 diyabet, farklı evreleri olan bir hastalıktır. İlk dönemlerinde hasta diyabeti hiç ilaç kullanmadan, yaşam tarzı değişiklikleri ve sağlıklı beslenme ile kontrol altında tutabilirken; zaman içerisinde bu yeterli olmayıp, hastanın ağızdan alınan bir ilaç kullanması gerekebilir. Tek ilaç ile diyabetin bir süre daha kontrol altında tutulması mümkün olabilir, bunun da bir süre sonra yetersiz kalması durumunda ikinci hatta üçüncü ilaç eklemesi gerekebilir. Kompleks bir hastalık olan diyabetin kontrol altında olması demek, sadece şeker kontrolünün sağlanması demek değildir. Kan yağlarının (lipidler, yani kolesterol ve trigliseritlerin) ve tansiyonun da kontrol altında tutulması gerekir. Bu da kişinin, şeker kontrolü için gerekli ilaçlarının yanında düzenli olarak tansiyon ilaçları ve bazen de kolesterol ilaçları kullanmasını gerektirebilir. Kişi bir anda kendini 4-5 ilaç alırken bulabilir. Bu nedenle diyabet hastalarının düzenli olarak doktorları ile ilaç kullanımı konusunu gözden geçirmeleri, aldıkları bütün ilaçları doktorlarına söylemeleri ve gerekli laboratuvar takiplerini düzenli aralıklarla yaptırmaları gerekmektedir. ŞEKER HASTALARINA KÜÇÜK ÖNERİLER: Günde en az 2 kez sabah akşam şekerinizi ölçün, kayıt tutun ve bu kayıtları kontrol anında doktorunuza gösterin. Kilonuzu kontrol altında tutun, ideal kilonuzu koruyun. Günlük düzenli yürüyüşler yapın. Öğün atlamayın, diyetisyeninizin veya doktorunuzun yemeyi önermediği hiçbir şeyi yemeyin,ısrarlara kulak asmayın. Halk arasında diyabete iyi geliyor diye önerilen tatlı yiyeceklerden uzak durun şeklinde konuştu.
Editör: Doğu Gazetesi