Cumhuriyet Halk Partisi İl Binasında gerçekleşen basın açıklamasında Erzincan Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili aday adayı olan Şevki Akdağ partililerle bir araya geldi.

Parti binasında açıklamalarda bulunan Erzincan Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili aday adayı olan Şevki Akdağ şu ifadelere yer verdi; “Sevgili dostlar Erzincan’da doğdum, Erzincan’da yaşıyorum. 22 yıldır tozunu, toprağını, havasını soluduğum bu şehirde şimdi yeni heyecanlarla, yeni görevlere talibim. Bu kişisel bir heves, kişisel bir eko yada statü merakından ziyade sizlere olan sorumluluğumun bana yüklemiş olduğu bir görev talebidir. Yıllarca eğitim işiyle uğraştım. Sizler çocuklarınızı bizlere emanet ettiniz, inandınız, güç verdiniz. Şimdi aldıklarımızı bizlere tekrar geri vermek borcu, sorumluluğunuzun gereğidir. Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Muharrem İnce, konuşmasını yaparken şuna özellikle vurgu yaptı. “İnsanı kıskanmayan üç kişi var” dedi. Annesi, Babası ve öğretmenleri bugün sizlere yaptığım bu konuşmanın ana hatlarını bir öğrencim yazdı. Çok daha uzun, çok daha güzel edebi bir metin yazmıştı. Ancak sizleri fazla tutmamak, sizleri fazla sıkmamak için ben alıntılar yaptım. Cumhuriyet Halk Partisinde 13 aday adayı arkadaşımız var. Gerek diğer aday adayı arkadaşlarımız, gerekse bu partinin en sade üyesi bizim talip olduğumuz bu görevi layıkıyla yerine getirebilecek bilgi ve birikime sahiptir. Bu mücadele tek başına yürütülecek mücadele değil. Hepimizin el birliğiyle, gönül birliğiyle, el ele, omuz omuza vereceğimiz bir mücadeledir. İnanıyorum ki hepimizin gönlü, hepimizin kalbi aynı sorumlulukla aynı görev bilinciyle atmaktadır. Geçen seçimlerde bir tane ödünç verdiğimiz milletvekilini tekrar geri almak için bu mücadeleye omuz verecek, güç verecek siz değerli katılımcıları burada görmekten son derece mutlu olduğumu belirtmek isterim. Tüm arkadaşlarımızla beraber sizlerin ve partimizin yetkili organlarının belirleyeceği isim kim olursa olsun. İsmin hiçbir önemi yok. Cumhuriyet Partisinin her üyesi, her ferdi bu görevi layıkıyla yerine getirecektir. İsmin önemi olmadan her birimiz 24 Haziran sabahına kadar üzerimize düşen görevi seve seve yerine getireceğiz. Hiçbir sorumluluktan kaçmayacağız. Bu görev bize Mustafa Kemal’in aydınlık hareketinin yüklemiş olduğu görev. Bu görev Deniz’lerin, Yusuf’ların, Hüseyin’lerin görevi. Bu görev bu ülkenin aydınlık geleceğine inanan yoksul, yoksun her ferdin bizlere yüklemiş olduğu görevdir. Dolayısıyla aldığımız sorumluluğun bilincindeyiz, gereğini yerine getireceğiz. İnanıyoruz ki 25 Haziran sabahı Türkiye’de yeni bir dönem demokratik, hukuk, adil ve eşit bir yurttaş olabilmenin koşullarının oluştuğu bir ülke yaratmak için çalışacağız. Bu mücadeleye var mısınız, biz varız siz var mısınız. Mücadelemiz, mücadeleniz hayırlı olsun. Hep birlikte gönül gönüle, el ele, omuz omuza yürüyeceğimiz bu mücadelede böylesine önemli katılımın olması beni son derece mutlu etti. konuşmama son verirken bir kez daha özellikle sivil toplum kuruluşlarımızın değerli başkanlarına, muhtarlarımıza, il yöneticilerimize, ilçe yöneticilerimize, belediye başkanlarımıza ve siz yürekli insanlara teşekkür ediyor, katılımınızdan dolayı onur duyduğumu belirtmek istiyorum.”

Editör: Doğu Gazetesi