Başta İstanbul olmak üzere çeşitli yörelerdeki binlerce binanın depreme dayanıksız olduğuna dair haberler ve ilgili kurumların açıklamaları gündemde.
 
Depreme dayanıklı olmadığı belirlenen binaların yıkılması ve yerine depreme dayanıklı binaların yapılması. Ya da onarımı mümkün olanların güçlendirilmesi için Hükümet projeler üretiyor.
 
Dünkü gazetelerde, Van depreminde yıkım kararı verilen 26 bin konutun yerine yapılmakta olan yeni konutlarla ilgili haberler vardı. Yeni konutların 23 Ekim 2012 tarihine kadar hak sahiplerine teslim edileceği ifade ediliyordu.
 
Kuşkusuz, Van depremi olmasa idi depreme dayanıklı yapılanma olmayacaktı. Yeni bir deprem olması halinde kim bilir hangi yörede, kaç bina yıkılacak, can ve mal kayıpları olacak?..
 
İşte muhtemel depremlerdeki kayıpları önlemek için, çürük binaların depremin yıkmasını beklemeden yenileme projesi gündeme getirildi. Elbet çok yerinde ve isabetli bir karar. Dileriz gerçekleşir.
 
Van depremi ve yeniden yapılanma olayı yeni olduğu için gündemdedir. Oysa aynı olayı 20 yıl önce biz Erzincan’da yaşamadık mı? Yıkılan binalar, depreme dayanıklı olarak yeniden yapılandırıldığı içindir ki, günümüzde Erzincan Şehri depreme dayanıklılık bakımından örnek gösteriliyor. Ama bu duruma gelinmesi için bir bedel ödenmiş değil midir?
 
Erzincan, geçirdiği felaketler sonucunda tamamen yıkılmış ve yeniden yapılanma, depreme dayanıklı olarak gerçekleşmiştir. Ve elbet bu noktaya gelinceye kadar binlerce can kaybı olmuştur. Binlerce bina yıkılmıştır. Erzincan insanı, deprem felaketlerinin meydana getirdiği acı ve ızdıraba katlanmak durumunda kalmıştır. Başka bir deyişle Erzincan Şehri, depreme dayanıklı duruma gelmesi için ağır bir bedel ödemiştir.
 
Eğer resmi açıklamalarda belirtilen, Türkiye’deki konutların büyük bölümünün depreme dayanıksızlığı konusunda gerekli önlemler alınmazsa, yıkılmayı önleyecek güçlendirme projeleri uygulanmazsa, daha bir çok yörenin depreme dayanıklı bir yapılanmaya kavuşması için ağır bedeller ödemesi gerekecek demektir.
 
Depremlerde meydana gelen can ve mal kayıpları, ekonomik kayıplar ve yeniden yapılanma için Devletin katlanmak zorunda kaldığı harcamalar dikkate alındığında muhtemel depremlere karşı önceden alınacak önlemlerin ne denli önemli ve gerekli olduğu kolayca anlaşılacaktır.