Milli servet demek aynı bayrak altında yaşayan insanların faydalandığı menkul ve gayrimenkullerdir, kullandığı hizmetlerdir. Her kesime hizmet verirken sizinde korumak muhafaza etmek ve daha çok geliştirmek mecburiyetiniz vardır. Milli servetler devletin ve fedakâr insanların ortaya çıkarmış oldukları topluma mal edilmiş eserlerdir. Bir merdivene ne kadar çok basamak eklerseniz o kadar çok yükseklere çıkarsınız. Bir bankamatik, bir market, okul, otel, çay bahçesi, çeşme vs. birer milli servettir. Kullandığınız kendi arabanız, otobüs, tren, uçak birer milli servettir. Ülkeyi içte ve dışta koruyan güvenlik güçleriyle silahları da birer milli servettir. Bir ülkenin en büyük milli serveti milletini içerisinde barındıran, koruyan, hizmet veren, aynı bayrak altında özgürce dolaştıran, yaşatan sınırlarıdır. Sebepli sebepsiz insanları bölmeye, kandırmaya çalışanlar, kendi öz menfaatleri uğruna umumum kullandıklarını yok edenler milli servet düşmanlarıdır. Milli servetler, halkın hizmetine sunulan vatanın birer parçası olduğuna göre milli servetlere dokunanlar, yok edenler vatanın düşmanlarıdır. Yıkıcı, yok edici olma, bulucu ve bilici ol ki aradığını bulasın, böylece daha çok sesin duyulur, yoksa herkes sana düşman gözüyle bakar. Yapılan idareleri beğenmeyebilirsin, adil bulmayabilirsin veya ülkenizin yararına olduğunu düşündüğünüz fikirlerinizi duyurmaya çalışabilirsiniz. Bütün bunları yaparken devletin, milletin malını yıkmaya yok etmeye bombalamaya kimsenin hakkın yoktur. Bunun adı ne özgürlük, ne demokrasi ne de medeniyettir, bunun adı sadece kaba kuvvettir, barbarlıktır. Kaba kuvvetler kendine ve çevresine ziyan vermekten öteye geçemezler. Dünyadaki bütün silahları yok ediniz ki insanları ve insanlığı yok etmesinler. Miting ve gösteri alanlarının seçimleri: Bu gün genelde, yürüyüşler, mitingler şehrin kalabalık merkezlerinde yapılıyor. Bu sayede aşılamayı daha iyi yapma gayretleri içindeler. Çoğu kez vehim olaylar ortaya çıkıyor. Miting alanları daha koruyucu kanunlarla koruma altına alınmalı ve bu alanlar sadece yerleşim alanlarının dışında olmalıdır. Mademki henüz çocuklar ve akıntıya tez kapılırlar ve göz yumulur diye onları alet etmeyiniz. Asla 18 yaşınkilerin altındakilerin bu alanlar dışında tutulmaları için yasaklar getirilmelidir. Çünkü hedef tahtası olurlar, telef olurlar maşa olurlar, büyüdüklerinde ne kendilerine ne de başkalarına fayda getirmeyen ziyankârlar olurlar. Gösteriler ve istekler aklıselim, yetenekli ve olgun kişiler tarafından yapılmalıdır. Halkın haklarını kendi nabzına göre değil halkın nabzına göre yapılmalıdır, yoksa muhalefetlikten öteye geçemezsiniz. Bir ülkede ne türden olursa olsun fikirler, dilekler, savunular asla engellenmemeli ve basın yoluyla gün ve saat tespitleri ilan edilmeli, keza açıklamalar da yine basın yoluyla duyurulmalıdır. Sesini duyurmak için milli servetlere, suçsuz insanlara ziyan verenler, bir zaman sonra bu vebalin altında ezilirler. Diğer taraftan gençlerin en yoğun olduğu bilhassa yüksek öğrenimdeki öğrencilerin akıllarını bulandırmayınız. Hocaları da okullarında siyasetten uzak durursa öğrencileri de öğrenci olduklarını daha iyi bilirler. Onlar siyasetin değil istikbalin adamları olsunlar. Kırıcı ve yok edici değil, mütevazı, modern, inançlarına bağlı, yapıcı gençler, sizi saygın ülkeler kervanına katacaktır.