Erzincan’da sıcak yaz günleri devam ediyor. İnsanlar sıcaklardan yakınıyor.

Oysa, Erzincan geçmişte çok daha sıcak yaz günlerini görmüştür.

      Örneğin; Erzincan’da son yüzyıllık meteorolojik gözlemlere bakıldığında en sıcak günün 1 Ağustos 1957’de kaydedildiğini görüyoruz. O gün Erzincan’ da hava sıcaklığı 40.5 derece olarak ölçülmüştür.

      Hatırlanacağı gibi; mevsim başında yapılan tahminlerde, bu yaz aşırı sıcakların yaşanacağı uzmanlarca ifade edilmişti. Ama, 1 Ağustos 1957 deki sıcaklık rekoru henüz kırılmış değil. Yaşlı hemşerilerimizin bir gözlemi vardır. Denilir ki, Erzincan’da Ağustos ayının yarısı yaz, yarısı kıştır. Bakalım gerçekten ayın on beşinden sonra hava sıcaklığı hissedilir derecede düşecek mi?

Meteoroloji Uzmanlarına göre: Erzincan Doğu Anadolu bölgesinde, bulunmasına rağmen; iklimi bölgenin ikliminden farklı bir durum gösterir. İklimin bölgesel karakterler göstermesi, ilin coğrafi yapısının bir sonucudur. Erzincan ovası çepeçevre dağlarla çevrili olmasından dolayı, soğuk rüzgârlardan korunmuş olması nedeniyle, bir mikro klima bölgesi durumundadır

Erzincan’ın hava koşullarından söz etmişken, uzun yıllar ölçülen meteorolojik kayıtlara göre, en soğuk kış gününün, 14 Ocak 1950’de yaşandığını da hatırlatalım: -32.5 C’ günümüzde yaşları 70-80 ler de olan bizim kuşak sözünü ettiğimiz soğuk kış günlerini yaşamıştır. Yanılmıyorsam, o kış şehir merkezin de 80,cm. kar vardı öğrenciler okula gidememişti. Esnaf dükkanına ulaşamamıştı.

    1950’li yıllar da, ısınmada önemli bir sorundu. Genelde odun sobası en yoğun ısınma aracıydı şehrin havasını kirleten, isli Silopi, ya da Şırnak kömürünü alabilmek bile, kolay olmuyordu. Günümüz de kış mevsimlerinde o eski soğuklar yoktur. Kaldı ki ısınma olayı da artık sorun olmaktan çıktı. Zira şehrin tamamına yakının da doğalgaz var. Nerden nereye geldik; Her alanda son 50 yılda ki gelişme, hayatı kolaylaştırdı 70-80 yaşlarında ki Erzincanlılar, sıkıntı içinde ki hayatı da, günümüzde ki kolaylıkları da yaşadı yaşıyor.

 O dönem de yeterli elektrik enerjisi olmadığından, ısınma olayın da elektrik enerjisi kullanılmıyordu. Hemşerimiz Fahri Korutürk, Cumhurbaşkanı olarak 11 Temmuz 1973’de şehrimizi ziyaret etti. Ona sunulan ‘’Şehrimizin başlıca ana sorunları’’ adlı kitapçıkta enerji yetersizliği şöyle ifade edilmişti:

     1.ENERJİ YERTERSİZLİĞİ:

“Durum: Şehirde geniş şekilde enerji yetersizliği vardır.  Girlevikde ki TEK’e bağlı hidrolik santral enerji ihtiyacını karşılamaya yetmemekte; Belediyenin dizelleri ile takviye edilmekte ise de özellikle kışın şehre münavebe ile elektrik verilmekte, hatta Bez Fabrikasına’ da yeterli elektrik verilmemekte ve en önemlisi şehirde sanayi yönünde gelişim duraklamaktadır. Elektriğin Keban’ da verilmesi ön görülmüş olup, Elazığ-Tunceli-Pülümür-Erzincan hattı ihaleye verilmiş ve inşaatına başlamış bulunmaktadır.

           Öneri:  Aydınlatma sıkıntısını giderebilmek ve mevcut sanayi potansiyelini harekete getirebilmek için: 

a)  Enerji nakil hattının bütün yan tesisleri ile birlikte en kısa zamanda bitirilmesinin;

b)      Enerji nakil hattının bitimi ile birlikte Erzincan’ın bir elektrik üretim kaynağı ile irtibatlandırılmasının, sağlanması,  şehir elektrik ihtiyacının karşılanması yönünden sorunlu görülmektedir.”