Geçtiğimi günlerde, saat 17.30 sıralarıydı, ana dört yol kavşağından yukarıya doğru yürürken Selim oğlu iş merkezi önünde aşırı bir yığılma, izleme hâkimdi ve trafik sıkışık haldeydi. Belli ki, trafik kazası olmuştu. Bir trafta trafik ekibindeki polis memurları kalabalığı dağıtmaya çalışıyor, bir taraftan da bir ambulansın sireni çalarak geliyordu.

Biraz yaklaşınca insanların resmi bir minibüsün altına bakıyorlardı. Bende eğilip baktım, aracın diğer tarafından bir kadın hareketsiz uzanmış yatıyordu. Merakla bekleyişin ardından ambulans yaklaştı tekerlerinin önünden kadını sedyeye alıp götürdüler. Sonradan anlaşıldı ki, trafik ışıklarında araçlar sıralanmış beklerken orta refüj üzerinde karşıya geçmek için bekleyen kadının ayağı kaymış refüjle tekerlek arasına düşerken sıkışarak uzanmış ve bayılmıştı.

İnsan hatası ön plana çıkıyor. Biraz önde trafik ışıkları var biraz ileride yaya geçit bölümü var. Nedense insanlar kazaları göz ardı ederek kestirme yolları tercih ediyorlar. Şayet arabalar hareket halinde olsalardı, araç sahibinin başı belaya gidecekti belki de o insan canından olacaktı.

Diğer taraftan ne doğru dürüst yaya geçitlerinden geçen var ne de araçların yol verdikleri var, hatta kırmızı ışıkta yayaların arasından geçen araçlar.  Bir çözüm yolu olarak bazı şehirlerde olduğu gibi, orta refüjlere her yıl çiçek dikmek yerine, renkli çitler ve ışıklı reklam panoları konulmak suretiyle ışıklardan, yaya geçitlerinden geçme ve araçlarında bu bölümlerde yayalara yol verme mecburiyetleri getirilmelidir. Hatta hiç unutmam bir güz mevsimiydi şakır şakır yağmurlar yağıyor ve sıralanmış arabalar yaya geçidinde yayalara yol vermiyordu. Çünkü o sürücülerin ve içindekilerin sırtları ıslanmıyordu.

Keza Devlet hastanesinin önündeki yaya kaldırımını kesen reklam panosuna hiç dikkat ettiniz mi? Ne kadar insan burada darbe aldıysa, madeni köşeleri parçalanmış üstelik köşeleri üzerine küçük sünger yastıkları bağlanmış ve onlarda parçalanmış vaziyette. Şehrimize bu görüntüler hiçte yakışmıyor.

İlimizin lise, eski tekel binası vs. önlerinde, yaya kaldırımlarını bölen reklam panoları var. Bu memlekette dalgın, yaşlı, hasta, kör insanlar var. Kim bilir günde kaç kişin alnı başı yaralanıyor. Daha evvel bir yazımda kör bir vatandaşın sakatlanma anını dile getirmiştim. Yıllarca eskimiş halde kaldırımları bölen ve sakatlıklara neden olan panoları bekletmeye kimsenin hakkı yoktur.

Modernleşen şehrimizde artık böyle köşelerinden ayrılmış parçalanmış reklam panolarını görmek istemiyoruz. Caddeler üzerindeki panoları daha modern halde imal ederek ya duvarların üzerine alınız veya orta refüjler üzerinde ışıklı ve hareketli reklam panoları şeklinde sergileyiniz.

Bu şekildeki düzenlemeler hem rastgele orta refüjler üzerinden yaya geçişlerini önleyecek, hem de şehrimize bir görsellik kazandıracaktır.