Başsoy, yazılı açıklamasında şunlara yer verdi; “Kuzeyanadolu Deprem Kuşağı üzerinde yer alan Erzincan ovasında gerçekleşen bilinen tespit edilmiş en büyük deprem olarak kayda geçen bu deprem, dünya tarihinin en büyük depremlerinden biridir. Son bin yıl içerisinde kentin 11 kez yıkıma uğradığı kayıtlara geçmiş olsa da ölü ve yaralı sayısı hakkında veriler bulunmamaktadır. 1924’den bu yana ülke genelinde 37 büyük deprem meydana gelmiştir ve bu depremlerin en çok can kaybına yol açanı 1999 yılında meydana gelen Gölcük ve Düzce depremleridir. Ancak 1939 depremi aslında bu iki depremden daha büyüktür. **************************************** 26 Aralık gecesi 32.962 kişinin canına mal olan 1939 Erzincan depremi ayrıca yaklaşık 100 bin kişinin yaralanmasına sebep olmuştur. 7,2 büyüklüğündeki (yüzey etkisi 7,9’dur) deprem sebebi ile 116.720 bina yıkılmıştır. O günler zor günlermiş. Kurtuluş savaşını vereli 20 yıl bile olmamış. Ülkemiz nüfusu o günlerde 17,5 milyon civarında. Erzincan’ın nüfusu da 180 bin kişi civarında. 180 bin kişinin yaşadığı bölgede yaklaşık 33 bin kişinin can kaybına yol açan depremde nüfusun neredeyse %20’sinin hayatını kaybetmesi ve %55’inin de yaralanması şehirde yaşayan herkesin ama istisnasız herkesin doğrudan ölüm ya da yaralanma ile depremden etkilenmesi manasına geliyor. Bu günkü deprem sonrası arama kurtarma, ilkyardım, barınma, yiyecek gibi imkanların o günkü şartlarla kıyaslanamayacak kadar gelişmiş olması da bizlerin gerçek bir kıyas yapamayacağını, o günkü felaketin, felaket sonrası çekilen eziyetin ancak yaşayanların anlayabileceği bir durum olduğu gözler önündedir. Erzincan’ın bu günkü nüfusa göre 750 bin civarında bir nüfusu barındırmıyor olmasının, bölgenin büyük kentlerinden biri olmayışının, özel sektör yatırımlarında da devlet yatırımlarında da ikinci planda kalışının en önemli sebebi depremlerdir. O gün şehrimizde geçici iskan bölgeleri kurulmuş. Bu iskan bölgeleri o günkü şehrin kuzeyinde (bu gün ki Erzincan’ın bulunduğu yere) inşa edilmiş. Bizler bu gün, o tarihlerde geçici iskan bölgeleri olarak inşa edilmiş mahalleleri kentsel dönüşüme tabi tutarak yeniliyoruz. Geçici iskan konutları denilen, halk arasında pavyon evler diye anılan evlerde 75 yıldır insanlar yaşıyor. Derme çatma evlerde. 40 – 50 m2’lik evlerde. Şehrin geçici olarak taşındığı yer, kısa bir süre sonra yeni şehrin kurulduğu yer haline dönüşmüş. Tarım arazilerinin en verimli olduğu yerlere yeni bir Erzincan inşa edilmiş. Deprem için en uygun yerler olan dağ yamaçları dururken ovanın ortasına inşa edilmiş yeni Erzincan
Editör: Doğu Gazetesi