Burada bir açıklama yapan Başsoy, “Şu anda Erzincan Belediyemize ait hayvan bakım evindeyiz. Burası 5199 sayılı kanuna göre kurulmuş sahipsiz hayvanların bakımlarının yapıldığı, ameliyatlarının yapıldığı, ilaçlamalarının yapıldığı Bakım Evi olarak geçiyor. 5199 sayılı kanun gereği Sokak hayvanlarının tabiatta korunması, onların tekrar doğaya kazandırılması için kanunlarla düzenlenmiş ve burada belediyemiz yaklaşık 10 yıldır bu hizmeti vermektedir. Sizin de sabahtan ziyaret ettiğiniz gibi bugün görüntülerini aldığınız bu ortamda yaklaşık Şu anda 50 tane hayvanımız bulunmaktadır. Kanun gereği sokakta başıboş gezen, yaralanan, hastalanan hayvanlar yine bizim ekiplerimiz tarafından yakalanıyor buraya getiriliyor, burada kısırlaştırmaları yapılıyor, tedavileri yapılıyor, ilaçlamaları yapılıyor ve 10 gün sonra da tekrar doğaya bırakılıyor.

Kanun gereği bunların ilelebet hayvan bakım evinde barındırılması mümkün değildir

Vatandaşlarımızın yanlış bir algılaması var işte bu hayvanlar toplansın götürülsün, bakım evinde ilelebet bakılsın. Kanun buna müsaade etmiyor, bu nedenle de biz üzerimize düşen yasaların bize yüklemiş olduğu sorumluluklar çerçevesinde buradaki bakım evinde yaklaşık 10 yıldır çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Burası bizden önceki belediye başkanımız tarafından kurulan bir bakım evi ve biz de göreve geldikten sonra sürdürdük. Burada yaklaşık 15 tane personelimiz çalışmaktadır. Bir tane Veteriner İşleri müdürümüz var bir veterinerimiz var, teknikerlerimiz var, temizlik görevlerimiz var ve sokakta yakalama timlerimiz var. Bu şekilde çalışmalar faaliyetler devam etmektedir.

Bakım Evi’nde herhangi bir olumsuzluk olmadığını gözlemledik

Sosyal medyaya düşen son dönemdeki haberler var. Hayvan severler derneği tarafından işte Erzincan da hayvan bakım evinde hayvanlara iyi bakılmadığı, burada yemlemelerin, aşılamaların yapılmadığı ile ilgili haberler çıktı. Bunun Üzerine de biz Bugün sizlerle beraber hayvan Bakım Evi'ndeki buradaki Köpekleri, Kedileri birlikte ziyaret ettik, denetledik ve burada herhangi bir olumsuzluk olmadığını gözlemledik. Arkadaşlarımızı da tebrik ediyorum, ben buraya bu sabah habersiz geldim hiç bir tanesininde haberi yoktu. Geldik denetlememizi yaptık ve her şeyin düzenli olarak gittiğini gördük. Benim görevi devraldığımdan bugüne kadar yaklaşık 1950 ye yakın hayvan kısırlaştırılmış, 850'ye yakın hayvanın bakımı, tedavisi yapılmış ve doğaya bırakılmış.

Doğal ortamda doğan 10 yavrunun 10’unun birden yaşama şansı yok

Taktir edersiniz ki doğal olarak bir hayvan bir köpek 10 tane yavru yapıyorsa özelliklede sahipsiz hayvanlarda yavru ölümleri gerçekleşmektedir. Doğada doğum yapan sahipsiz hayvanlar var bunun yerini biz hemen tespit edemeyebiliyoruz. Bunlar doğal ortamda yavruladıkları için 10 yavrunun 10’unun birden yaşama şansı yok. Bu doğadaki bütün hayvanlar da bu şekildedir. Bu nedenle doğada çöpte olsun, sokakta olsun, parkta bahçede olsun ölü yavrular görebiliyoruz. Bu doğal hayattır bunların hepsini de yaşatma şansımız yoktur.

Burada en çok Hayvan Severlere, Hayvan Severler Derneğine ve Yöneticilerine Görev Düşüyor

Teknik olarak şöyle bir durum söz konusu, bir şehirde yaşayan nüfusun yüzde onu kadar sokak hayvanı yaşadığı tahmin edilmektedir. Siz de takdir edersiniz ki bu hayvanların her birinin yerini tespit edip yavrularına bakılması mümkün değildir. İşte tam burada kime görev düşüyor hayvan severlere, hayvan severler derneğine, yöneticilerine ve bunlarla ilgili olanlara görev düşüyor. Bizim ulaşamadığımız yerlerde özellikle sokaklarda, çöplüklerde, ormanların içerisinde, parkta bahçede başıboş gezip yavrulamış köpekler gördükleri zaman bize ilettiklerinde bunların tedavilerine biz zaten yardımcı oluyoruz. Bize ulaştıramadıkları takdirde en yakın veteriner işleri Müdürlüğü'ne götürerek de orada da tedavileri, aşıları yaptırılabilir.

Bunların hepsinden bizim haberimizin olması mümkün değil

Hayvan severler derneği ne de buradan sesleniyorum siz de lütfen sokakta ölmüş bir köpeği görüp bunu hemen hayvan Bakım Evindeki sorumlulara yüklemeniz doğru bir şey değil. Biz en üst seviyede kanunun bize vermiş olduğu yetki çerçevesinde hayvanların, sokak hayvanların korunması, bunların bakımları, tedavi ettirilmeleri, kısırlaştırmalarıyla ilgili konularda en üst seviyede hassasiyette çalışıyoruz. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Ama tekrar ediyorum gezen hayvan, sokak hayvanları bazen gidiyor çöpte yavru yapıyor, bazen gidiyor parkta ormanlık alanın bir köşesinde yavrulayıp orada yavruları büyütmeye çalışabiliyor. Bunların hepsinden bizim haberimizin olması mümkün değil. Hemşerilerimiz gördükleri yerlerde böyle durumlarda bizlere ihbar ettikleri takdirde biz de elimizden gelen tüm çaba ve gayretle bizde bir söz vardır Ağızsız dilsiz hayvanları korumak, onlara bakmak, yaralarını tedavi etmek bizim görevimiz bundan kimsenin endişesi olmasın. Ama bunu kötü niyetle de sokakta bir hayvan ölmüşse veya çöpte hayvan yavrulamış orada yavruları telef olmuşsa bu doğanın kanunudur, bunun hepsinin yaşatılması mümkün değildir. Bazen olumsuz şeyleri görüyoruz üzülüyoruz. Bunların Belediyenin bakım evine mal edilmesini kabul etmiyoruz bunları art niyetli olarak da kullananları şiddetle ve nefretle kınıyoruz. Sizler de bu konuya hassasiyet gösterdiğiniz için hepinize teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum” dedi.

Editör: Doğu Gazetesi