Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesi açılışı ve Erzincan Şiir zirvesi geniş katılım ile gerçekleştirildi.

Programın açılış konuşmasını yapan Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şube Başkanı Halil İbrahim Özdemir, “Yazar arkadaşlarımla bir araya gelerek bu şehre, bu ülkeye katkılarımız daha da büyüyecektir” diyerek başladığı konuşmasında şu ifadeleri kullandı; “Bu programın icrasına katkılarını esirgemeyen Belediye Başkanımız Sayın Cemalettin Başsoy’a teşkilatım adına şükranlarımı arz ediyorum.

                Türkiye Yazarlar Birliğinin kuruluşunun 30. yılında, yani, bundan tam 10 yıl önce “Erzincan’da şiirli bir gün” adıyla düzenlediğimiz programa katılan şair ve yazar arkadaşlarımızdan bazılarını rahmeti Rahman’a uğurladık.  Şair Yazar ve Hattat Rıfkı Kaymaz,  Romancı, Araştırmacı  Ahmet Dumlu, Gazeteci Yazar Şefik Aras’ı rahmetle ve şükranla anıyorum.

                Daha önce TYB il temsilciliğini yürüttüğüm  Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesinin açılışını bugün gerçekleştirdik.  İnanıyorum ki,  Yazar arkadaşlarımla bir araya gelerek bu şehre, bu ülkeye katkılarımız daha da büyüyecektir.

İsmail Hakkı Akansel Paşa’nın tavsifi ile; Kaybolan şehir Erzincan’ın yeniden bulunmasını istiyoruz. Sahasında kendini ispat etmiş şair, yazar ve akademisyen arkadaşlarımızla bir jeolog hassasiyeti ile maruz kaldığı depremlerle yerle bir olan bu şehrin, toprak altından çıkarılması ve gelecek nesillere aktarılması şüphesiz ki teşkilatımızın görevlerinden birisi olacaktır.

Erzincan’ın tarih ve sosyolojisini çileler oluşturmuştur. İşgaller, seferberlikler, depremler şehrimizin geçmişte hep kaderi olmuştur.  Erzincan insanı acının her çeşidine ekmeğini banmış, en acıklı şarkıların  güftesini  yazmış ve terennüm etmiştir.  Erzincan insanının ruhu acı ile pişmiş ve olgunlaşmıştır.  Erzincan’ın türkülerinde hüzün, ayrılık, hasret, gurbet önemli bir yer tutar.  Bu yüzden insanımız zor günlerde kenetlenmeyi  bilmiştir. 15 Temmuz bunun en yakın örneğidir.  Bu şehrin temeli 80 yıl önce atılmıştır. 1939 yılındaki depremin oluşturduğu muvakkat şehir bizim çocukluğumuzun geçtiği şehirdir.  Öncesine ait hiçbir şey yok gibidir. Depremlerin yıktığı yetmiyormuş gibi,  siyasi ve kültürel depremler de  şehrin kültürünün yok olmasına sebep olmuştur. 1950’li yıllarda cemseler dolusu kitap Fırat nehrine dökülerek imha edilmiştir. Bu yüzdendir ki,  Türkiye Yazarlar Birliği pek çok ilden daha çok Erzincan’a yakışmaktadır.

Bildiğiniz gibi  şehrimizde ana caddeler, parklar, binalar sürekli değişegelmiştir. Bu tür yatırımlar şehrimiz için çok da kalıcı sayılmamaktadır. Kalıcı olanlar yazıyla bağlanmış bilgilerdir.  Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür.  Bu sebepledir ki, Matrakcı Nasuh’un minyatüründen başka, İbni Batuta, Klaviyo, Evliya Çelebinin seyahatnameleri, Aşçı Dede Halil İbrahim’in hatıraları, Yüzbaşı Fuad’ın çizdiği şehir krokileri kalıcı olabilmiştir.

Şiiriyle, romanıyla, edebiyatıyla, sanatıyla  Erzincan Türkiye’nin geleceğinde yer almaya ve söz sahibi olmaya hazırdır. Türkiye Yazarlar Birliğine üye olan arkadaşlarımız bunu başaracak birikime kariyer ve deneyime sahiptir.

TYB Gençlik  birimini kurarak  okullarımızda yazmaya çizmeye meyilli öğrencileri desteklemek, seminer, ve konferanslarla şair ve yazarların bilgi ve birikimlerini yeni nesillere aktarmak istiyoruz.

Yazarlarımızın yaptığı çalışmaları kamuoyuna tanıtıp, imza günleri ile yazar ve okur buluşmalarını sağlamak, iletişimi güçlendirmek istiyoruz.

Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesinin mevcudiyeti geleceğimiz açısından büyük bir öneme haizdir.  Bugünün şair ve yazarları yarınlarımızın mimarlarıdır.  Gelecek, ediplerin kalemi ile şekillendirilerek yarınlara bırakılacaktır. Bu işe gönül vermiş,  şiir dostlarını ve programımıza katılan sizlere teşekkür ediyorum.

Uzaktan ve yakından programımıza katılan çok sayıda şair ve edibin buluşmasına vesile olan  “Şiirimizin 40 yılı” paneli ve “Erzincan Şiir zirvesi” programımızdan büyük bir keyif alacağınızı ümit ediyor, en kalbi duygularımla katılımcıları ve dinleyicilerimizi saygı ve muhabbetle selamlıyorum” dedi.

Daha sonra konuşan TYB Şeref başkanı Mehmet Doğan şunlar söyledi; “Bu güzel günde Erzincan da olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Aynı zamanda güzel bir vesilemiz de var. Türkiye Yazarlar Birliğinin 40. yılında 15. şubemizi Erzincan da açıyoruz. Hem Erzincan’a hem milletimize hayır olsun diyoruz. Bizler şube açma konusunda meraklı kuruluşlardan değiliz, şube açalım şuraya buraya diye öyle bir yaklaşımımız yok. Ancak gerekli olan yerlerde yazar ve şair potansiyeli yüksek olan yerlerde bunu yapıyoruz. Erzincan 10 yıl önce de böyle bir yerdi ama bugüne kısmetmiş. Erzincan ile alakalı bende konuşmak isterim. Erzincan belki de ülkemizde örneği bulunmayan bir şehir. 10’dan fazla büyük deprem geçirmiş, yapılıp yıkılmış az önce de beyan edildiği gibi tarihi eser olarak şehirde hiçbir şey kalmamış. mesela evliya çelebi kaleden bahsediyor, kurşunlu  camii, ulu cami varmış ama kerpiçmiş o da yok. Bunların hiçbirisi 1939 depremine direnen ve adeta Erzincan sıfırdan yapılmış. Erzincan çok önemli bir şehir yapılıp yıkılmalara rağmen Mengücek Beyliği Doğu Analadolu’da Malazgirt’ten sonra teşrif etmiş iki asır kadar sürmüş. Erzincan üç büyük savaşa şahitlik etmiş. 1230 da Alaaddin Keykubat ile Eyyübi Hükümdar Eşref Yazıcı savaşmışlar tabi Alaaddin Keykubat kazanmış. 1143 Kösedağ Savaşı var ve bu şekilde Anadolu’nun makus talihi başlamıştır. 1470 te Otlukbeli Zaferi Fatih Sultan Mehmet’in İran’da keza kurulu devletini burada mağlup etmesi ve Anadoluya kesin hakimiyetinin sağlanmasını sağlamıştır. Erzincan denilince aklıma Fahrettin Behramşah geliyor. Bu ismin önemi uzun bir saltanat dönemi var ve öyle bir zaman gelmiş ki otoritesi kabul edilmiş. Özellikte batıda bir sanat abidesidir.

Türkiye yazarlar birliği bu sene 40. yılı dolayısıyla çok sayıda faaliyet yapıyoruz. Bu faaliyetler son haftalara sıkıştığı için neredeyse her şehirde faaliyetimiz oluyor. Bir hafta önce Kahramanmaraş’ta hikaye zirvesi diyebileceğimiz bir bilgi şöleni yapmıştık. Burada da şiir zirvesi programını burada icra edecek. Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelen şairler var. Biz de bu vesile ile 10 yıl sonra Erzincan’ı tekrardan ziyaret ettik ve Erzincan’ı 10 yıl sonra daha güzel gördük. Burada bir hatırlatma yapıp sözlerimi bitirmek istiyorum. Türkiye belediyecilikte son yıllarda gerçekten çok ciddi ilerleme kat etti. bizim zamanımızda temel ihtiyaçları giderme yapardı. Ama son yıllarda alt yapı belediyeciği artık belli bir noktaya geldi şehirlerimiz bu anlamda ilerleyince ikinci olarak sosyal belediyeciliğe yükseldi. Son bir söz olarak burada şubemizi kurduk hayırlı olsun uğurlu olsun. Tabi bir şubenin rahat çalışabilmesi için fiziki mekâna da ihtiyacı var belediye başkanımızdan da bu konuda ilgisini rica ediyor hepinize saygılar sevgiler sunuyorum.”

Son alarak konuşan Erzincan Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy; “Çok değerli misafirler hanım efendiler beyefendiler sizleri saygı ve sevgi ile selamlıyorum. Türkiye yazarlar birliğinin açmış olduğu şiir zirvesi programına hoş geldiniz sefalar getirdiniz. Öncelikle bugün önemli bir gün Türkiye Cumhuriyetimizin 95. yıl dönümünün ülkemizin her köşesinde şenliklerle idrak ediyoruz. Cumhuriyetimizin 95. yıl dönümünün cani gönülden hepimizi tebrik ediyorum. Ayrıca bugün önemli bir gün Türkiye’nin hatta dünyanın en büyük havalimanlarından birsinin açılışı gerçekleşti. bu nedenle de gururluyuz. Devletimize ve bütün milletimize hayırlı olsun diyorum. Evet yazarlar birliği kuruluşunda bugüne kadar 40 yıl geçmiş 40. yılı da Erzincan’a nasip oldu. Türkiye yazarlar birliği de aynı zamanda 1978 den 40 yıl geçmiş okuduğum kadarıyla çizgisinden hiç taviz vermemiş herkesi kabul eden yapısıyla ülkenin maneviyatına bağlı yazar yetiştirme şair yetiştirmek edebiyatçı yetiştirmek anlamında kurulmuş bir birlik ve bugün gençleri de aramızda görmekten mutluluk duyuyorum. İnanıyorum ki inşallah Erzincan da yeni açılan şubesinde birlikte genç dinamik kardeşlerimizin edebiyata şiire sanata kültüre daha çok yönelmelerine bir vesile olur. Gerçekten Erzincan’ın tarihini yaşayan başka bir şehir yoktur” diyerek sözlerini sürdürdü.

Düzenlenen Panelin yöneticiliğini ve oturum başkanlığını Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe Tarihi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hacı Ömer Özden yaptı.

Programda şiirin geçmişi ve günümüz şiirleri ağırlıklı olarak ele alındı.

Editör: Doğu Gazetesi