8 Temmuz 2014 tarihinden itibaren kana susamış katil İsrail tarafından bombalanan Gazze ile ilgili bir haber duysam her Müslüman gibi benimde yüreğim parçalanıyor. Aklıma haçlı seferleri, Kudüs’ün fethi ve Kudüs fatihi Selahaddin Eyyubi geliyor. Filistin geliyor. Sultan II. Abdülhamid han geliyor. Yahudi devleti İsraillin Filistini ele geçirmek için Sultan Abdülhamid Hana kurdukları tuzaklar geliyor. Şimdi isterseniz o günün tarihine bir göz atalım.                                                                                                                                                                                                       Yahudiler İsrail devletini kurmak, Filistinden toprak satın almak için Osmanlı Sultanı II. Abdulhamid'in huzuruna çıkarlar. Gayeleri ekonomik olarak zor durumda bulunan Osmanlı’nın elinden para ile Filistinden toprak satın almaktır. Nasıl olsa Osmanlı devleti zor durumda, parayı gördü mü dayanamaz ve Filistini bize satar düşüncesi ile Sultan II. Abdülhamid Hana Filistin de az bir toprak karşılığı, Osmanlı devletinin bütün dış borçlarını ödemeyi teklif ederler. Teklifi yapan katillerin babası Theodore herze ve Emanuel Karasudur. Kendinden emin bir vaziyette cevabın evet olacağını beklemektedirler. Az da olsa tapulu toprak sahibi oldular mı gerisi kolay diye düşünürler. Zorla, baskıyla, zulümle, toprakları genişletiriz, olmazsa paraya tamah eden ahmak Müslümanlardan satın alırız diye hayal kurarken cennet mekân sultan II. Abdülhamid Han’ın verdiği cevap karşısında şok olur ve arkalarına bile bakmadan giderler. “Şehit kanıyla alınan vatan toprakları para ile satılmaz Şimdi defolun gidin ve bir daha karşıma çıkmayın der sultan.  Heyet gider, gider ama aradan çok zaman geçmeden 27 Nisan 1909 tarihinde sultan II. Abdülhamidi tahttan indirmek için tekrar gelir. Tahttan indirmeye gelen heyetin içinde yine onlar Yahudiler de vardır. Gelen heyet dört kişidir ve heyetin sözcüsü Selanik mebusu Yahudi Emanuel Karasu dur. Padişaha: millet seni hal etti dedi. Millet seni azletti  der. “Yani hal eyledi mi demek istiyorsunuz?” dedi  SULTAN II. ABDÜLHAMİD HAN, gözlerini heyet üyelerinin üstünde gezdirdi. Sırayla. Sonra tane tane konuştu:     “Bir Türk padişahına ve İslam halifesine hal' kararını bildirmek için bir Yahudi, bir Ermeni, bir Arnavut ve bir nankörden başkasını bulamadılar mı?" Emanuel Karasu (Yahudi), Aram Efendi (Ermeni), Esat Toptani (Arnavut) ve Ahmet Hikmet Paşa (Sultan Abdülhamit'in uzun süre yaverliğini yaptıktan sonra muhalefet saflarına geçen Gürcü) hiç tepki vermedi.   (Kimilerine göre, SULTAN II. ABDÜLHAMİD'i aşağılamak için azınlık unsurlarından oluşan bir heyet seçilmişti. Kimilerine göre ise devletin ve Osmanlı halkının birliğini, bütünlüğünü vurgulamak için, heyette tüm unsurların temsil edilmesi amaçlanmıştı.) Filistin topraklarının Yahudilere satılması için rüşvet teklifinde bulunduğunda Sultan II. Abdülhamid tarafından kovulan Emanuel Karasu bu kez Sultan'ın hal' kararını tebliğ için onun karşısına çıkmıştı. İşte bu ihanetin şartlarını hazırlayan teşkilat da İttihat ve Terakki Cemiyeti'ydi.
       Yahudi ve Siyonistler Sultan Abdülhamid’i Filistin’i satmadığı için tahttan indirdi. 1958 de Washington’un da desteği ni alan İsrail Adnan Menderes ile 50 yıllık stratejik ortaklık işbirliği anlaşması imzalamak için Ankara’ya geliyor. Yerli İşbirlikçileri anlaşmanın alt yapısını hazırlamıştır. Ancak merhum Menderes’e anlaşmayı imzalattıramıyorlar. 1958 de uçağı düşüyor ama Menderes sağ kurtuluyor. Daha sonra malum 27 Mayıs 1960 da idam ediliyor.
Rahmetli Turgut Özal zehirleniyor. Rahmetli Necmeddin Erbakan; yüzünü İslam ülkelerine çevirdi, İslam dinarı, İslam birleşmiş milletleri topluluğu vs. gibi adımlar dan söz etti 11 ay içinde iktidardan al aşağı ettiler.
        Recep Tayyip Erdoğan, Filistin için, Gazze için “one minute” dedi. İsrail savaş uçaklarının Türk hava sahasında tatbikat yapmasını yasakladı. 2010 da biten Türk İsrail stratejik iş birliği anlaşmasını imzalamadı. İsrail ile ilişkileri dondurdu. Kanal İstanbul, 3. Hava limanı projelerini açıkladı. Yeni Türkiye dedi. Gezi olayları başladı, 17 Aralık darbe girişimi, paralel yapı vs. derken Türkiye’de yeni ihtilal denemeleri yapmak istediler. Çok şükür bu sefer başaramadılar.
Bu olaylara baktığımızda Haçlı seferleri şekil değiştirdi ve halen devam ediyor. Tarihte 1095 yılında Kudüs’te başlayan, Eyyubi, Selçuklu, Osmanlı devletleri ne tam 9 haçlı seferi yapılmış 1272 yılına kadar devam etmiş. 1396 yılında Osmanlıya karşı 1. Haçlı seferi Niğbolu meydan muharebesin de Yıldırım Bayezid ile 2. Haçlı seferi 1444 yılında Varna meydan muharebesinde sultan II. Murat ile mağlubiyete uğratılmıştır. Haçlı seferleri Şimdi farkı bir şekilde devam ediyor. Ekonomik olarak, ambargolar ile tele kulak dinlemelerle, dünya kredilendirme kuruluşlarının uyduruk düşük notları ile iç savaşlar ile Müslümanı Müslümana kırdırma şeklinde daha yüzlerce şekli ile devam ediyor. Her zaman Selahaddin Eyyubi gibi, Kılıçaslanlar gibi, Yıldırım Bayezid gibi, II. Murat gibi yiğit komutanların zafer haberleri gelmiyor. Son yıllarda Filistin’de, Gazze’de, Suriye’de, Irak ta Müslümanların ölüm ve zulme uğramaları insanın yüreğini parçalıyor.
İşte o zaman Geri gel ey Selahaddin’i Eyyubi diyor insan. Çünkü Filistin ve Gazze ile özdeşleşmiş, Kudüs fatihi, komutan odur. Kudüs, Filistin, Gazze ve Yahudiler ile ilgili bir haber duysam benim aklıma hemen Selahaddin’i Eyyubi geliyor.  Haçlıları yeniden dize getirdiğini, Yahudilere gereken dersi verdiğini hayal ediyorum. Müslümanları zulümden ve ölümden kurtardığını hayal ediyorum.
Selahaddin’i Eyyubi yeniden geri gelir mi? Bilmiyorum ama Ahmet Davutoğlu’nun ayak sesleri geliyor. Selahaddin’i Eyyubi’yi aratmayacağı kesin…
Selam ve sevgilerimi sunarım.
Emin Ayaydın – 20.08.2014.