Erzincan’ın Üzümlü ilçesinde belediye tarafından yapılan proje ile geleneksel sepet örme sanatı tekrar canlanıyor. Üzümlü Belediye Başkanı Av. Sami Sertadım, hem ev hanımlarına bir iş imkânı sunduklarını hem de unutulmaya yüz tutmuş bir sanatı canlandırmaya çalıştıklarını ifade etti.
Erzincan’ın Üzümlü ilçesinde belediye tarafından bayanlara yönelik yapılan “Geleneksel sepet örme kursu” projesi ile unutulmaya yüz tutmuş geleneksel sepet örme sanatı tekrar canlandırılmaya çalışılıyor. İlçede önceki yıllarda çokça kullanılan ve geçen zamanın ardından unutulan sele, sepet kullanımının tekrar eskisi gibi artması planlanıyor. Hammadde olarak kullanılan sorgun bitkisinin ilçede çok miktarda bulunması hammadde sıkıntısını ortadan kaldırıyor. Aralık ayında başlayan kurs için Çanakkale’den gelen eğitmenler tarafından 16 bayan kursiyere yaklaşık 2 ay sürecek sepet örme kursu veriliyor. Üzümlü Belediye Başkanı Av. Sami Sertadım, hem ev hanımlarına bir iş imkânı sunduklarını hem de unutulmaya yüz tutmuş bir sanatı canlandırmaya çalıştıklarını ifade ederek “Unutulmaya yüz tutmuş geleneksel sepet örme kursu tekrardan ilçemizde bir farkındalık yaratmak, ilçemize özgün meyvelerin, sebzelerin sunumunda farkındalık yaratacak. Doğal sepetlerin tekrardan gün yüzüne çıkarılması ve bu geleneksel sepetle ürünlerin pazarlarda yer alması açısından yeni bir çalışma başlattık. Belediye Başkanlığımız öncülüğünde, Ziraat Odası Başkanlığımızın katkısı ve Halk Eğitim Merkezinin destekleriyle ilçemizde geleneksel sepet örme kursu açtık. 16 kursiyer yaklaşık 2 aylık süre ile bu kursu başarıyla tamamlayarak sertifikalarını aldılar ve birbirinden güzel çok farklı, farkındalı üretimlerde bulunarak sepetler ve seleler ördüler. İlçemizde, Erzincan’ımızda başta Cimin Üzümü olmak üzere çok önemli çok meşhur meyve ve sebzelerimiz daha önceki yıllarda selelerde bizim eski deyişimizle zembillerde taşınırdı. Çıkan ürünlerimizi hem eskiyle buluşturmak hem de farkındalığını artırmak için böyle bir çalışma yaptık. Güzel işler ortaya çıktı. Kursiyerlerimiz çok memnun kaldı ve bunu bir sektör olarak geliştirmeyi büyütmeyi hedefliyoruz. Çünkü ülkemizin birçok noktasından bu el ürünlerine, doğal yapım sepetlere çok büyük ilgi ve alaka var. İnsanoğlu zamanı tükettikçe geçmişini, kültürünü, benliğini aramakta ona ulaşmak istemekte. Biz bu arayışa bir katkı sunduk. Bir yüzleşme yaptık. Bu projede bize destek olan diğer kurumlarımıza çok teşekkür ediyorum” dedi. Kursa katılan kursiyerlerde eğitimin sonunda evlerine ve bu sanata katkı sağlamak adına çalışmalarını sürdüreceklerini belirttiler.
