Sarımaden mesjaında; “Erzincanımız 27 yıl önce bugün, 13 Mart Cuma gününün akşamı, saat 19:20’de meydana gelen 6,8 şiddetindeki depremle sarsıldı. Ve güzelim Erzincan şehri birkaç saniye içinde, adeta harabeye döndü.

Oysa Erzincan; 1939 yılında geçirdiği büyük deprem felaketinden sonra, yeniden kurulmuştu. Modern bir şehir olma yolundaydı. Alt yapı ve üst yapılanmada önemli mesafe almıştı. Denilebilirki, Erzincan 50 yıllık bir çalışma ile, şehir plancılarının örnek gösterdiği modern bir yapılanmaya kavuşmuştu. Ekonomik, sosyal, kültürel alanda hızlı bir gelişme içindeydi.

Erzincan’ın yeniden yapılanmasında, devletin sağladığı imkanların yanında, Erzincan insanının yatırımı, gayreti, özverisi vardı. 1939 depreminde canını, malını, mülkünü kaybeden, moral çöküntüsüne düşen Erzincan insanı, buna rağmen Erzincan’ın yeniden kurulmasına azami ölçüde katkıda bulunmuştu. Şehrimize güzellik veren modern binalara para harcamaktan çekinmemişti.

Fakat bu gelişme sürecinde, devlet olarak, mahalli idareler olarak bir yanlışımız vardı. Erzincan insanı olarak bizlerde aynı yanlışı yapıyorduk. O yanlış; deprem riskini unutmuş olmamızdı. Depreme dayanıklı yapılanmaya gereken önemi vermemiştik. Devletin yaptığı “Kurma evler” dışında vatandaşların yaptığı çok katlı binaları yaparken, depreme dayanıklılığa yeterince önem vermemiştik.

Işte o yüzdendirki; 1939 depreminde tamamen yıkılan ve bir başka arazi üzerinde yeniden kurulan Erzincan şehri, 13 Mart 1992 depreminde 50 yıl sonra yeniden ağır hasarla karşılaştı. Can ve mal kaybına uğradı. İhmalin bedelini ağır şekilde ödedi. Canından, evinden, barkından olan Erzincan insanı acı ve ızdırap dolu zor günler yaşadı. Başka bir deyişle, depremden ders almamış olmanın mukadder akibeti ile karşılaştıik
Erzincan’ımız da deprem felaketleri yaşanmamasını temenni ediyoruz
Depremde hayatını kaybedenleri rahmet ve saygı ile anıyoruz” dedi.

Editör: Doğu Gazetesi