Anne duygusunu, insan sevgisini, Allah korkusunu tatmış olsalardı elbette böyle bir olayı asla ve asla yapmazlardı ve yaşatmazlardı. Allah belalarını versin” diye konuştu.
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Erzincanlı işadamı Nevaz Demir tarafından yaptırılan 200 öğrenci kapasiteli yatılı kuran kursu binasının açılış törenine katıldı.
Erzincan Valisi Selman Yenigün, Belediye Başkanı Yüksel Çakır, AK Parti Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle, Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Habip Soluk, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürü Orhan Birdal, TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Erzincan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlyas Çapoğlu, ERSİAD ve EKEV Yöneticileri, işadamları ve çok sayıda vatandaşın katıldığı törende Kuranı Kerim okunmasının ardından Çukurkuyu Belediye Başkanı Adnan Delikanlıoğlu bir konuşma yaptı. Ardından İl Müftüsü Burhan İşliyen yaptığı konuşmada Kuran kursu hakkında bilgiler verdi.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz’ın konuşması ile devam eden programda Vali Selman Yenigün’ün konuşmasının ardından kürsüye gelen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Hatay’da meydana gelen bombalı saldırı sonucu hayatlarını kaybedenler için dua etti.
Bakan Yılmaz, Türkiye’nin zor dönemlerden geçtiğini hatırlatarak, bu dönemi de atlatacağını vurgulayarak, “Karanlık odakların saldırısı sonucu hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralılara acil şifalar ve milletimize de başsağlığı diliyorum. Türkiye zor dönemlerden geçti, Bu dönemi de atlatacaktır, 75 milyonun hepsine 780 bin 576 kilometrekarenin her noktasına da huzuru ve barışı da götürecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Kalanların yapabileceği en doğru şey onlara yasin göndermek, fatihalar göndermek. Onlar hakkında dualar etmek. İşte bu gün bu yerde şehitlerimize, bizden önce bu dünyadan gidenlere bizim yapabileceğimiz en güzel şey Kuran okumak. İnşallah burada okuyan öğrencilerimizde bu vatanı kanlarıyla, canlarıyla bize vatan yapan şehitlerimiz başta olmak üzere gidenlere fatihalar okuyacaklardır” diye konuştu.
 
İŞADAMI NEVZAT DEMİR: "ŞİFAYI KURAN’DA BULDUM"
Bakan Yılmaz’ın konuşmasının ardından kardeşi Recep Demir’in adını taşıyan kuran kursu binasını yaptıran Erzincanlı İşadamı Nevzat Demir, yaptığı konuşmada geçmişte anne, babası ve 8 kardeşi ile mutlu bir hayat yaşadıklarını, zaman zaman düğünlere, cenazelere gittiklerini ancak iş yoğunluğu, dünya işleri ile bazen cenazelere gidemediğinin altını çizerek, kanser olan kardeşi Recep Demir ile anne ve babasının ölüm sürecini anlattı
İşadamı Nevzat Demir duygulu anlar yaşadığı konuşmasında “Bir gün Hava Bacım beni aradı hüngür hüngür ağlıyor. 2008’in mayıs ayının son günü, Haberin var mı dedi Recep dedi kanser olmuş, Benden iki yaş küçük kardeşimin kanser olduğunda, o fabrikanın çatısı başıma çöktü. Kardeşimde en ufak bir kanser belirtisi yok. Nasıl ağlıyor iki gözü iki çeşme. Baktım eşi Gülseren’de ağlıyor. O dünya ters döndü bana, bina başıma çöktü. Gittim bir ki doktora sordum, dediler yapacak hiçbir şey yok. Kardeşim sporcu, zıpkın gibi diyorum, doktorları dövmek geliyor içimden inanamıyorum. Kuvvetli doktorlar arıyorum, çare arıyorum. Her akşam yatmadan önce Rabbim, babama anneme evlat acısı tattırma dedim, hep yalvardım ağladım. Diyorum ki Rabbim'e, kardeşimi affet, annem babam daha yaşlı annemden, babamdan sonra Recep rahmetli olsun. Allah benim duamı kabul etti. Babamı annemi evlat acısı tattırmadı. Önce babamı aldı, bir gün sonra annemi aldı. 7 ay sonra kardeşim aldı. Demek ki ben misafirmişim. Babam bana hep söylerdi misafirmişim diye. Bir Müslüman misafir gibi gelip, Müslüman misafir gibi gitmeyi ben Kuran’dan öğrendim. Annemi babamı, Recep ağabeymi defnettikten sonra şifayı kuranda buldum. Önce hocalarım bana Kuran okudular, kimileri psikologa git dediler, gitmesinler, şifa Kuran’da. Bir şartla manasını bilsinler. Hocalarımız çok güzel okuyor ama ses yarışması gibi, içeriğinden mahrumlar. Umarım inşallah bu tip Kuran kursları Kuran’ın özünü, içeriğini anlamaya ve anlatmaya muktedir öğrenciler yetiştirir” dedi.
 
BAKAN YILDIRIM: "ALLAH BELALARINI VERSİN"
Törende son olarak konuşan Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ise konuşmasına Hatay’da yaşanan bombalı saldırı da hayatlarını kaybedenler için dua ederek başladı. Yıldırım, üç ayların ilk gününde gerçekleşen saldırı gerçekleştirenleri lanetleyerek; “İnsanlıktan nasibini almamış hainler, 46 tane masum vatandaşımızın hayatına kast ettiler. Onları lanetliyoruz. Allah belalarını versin. İnsanlıktan nasibini almayan bu canilerin artık son bulmasını memleketimizden huzurun, barışın, kardeşliğin daim olmasını bu mübarek üç aylarda cenabı mevladan niyaz ediyoruz.
Bir kez daha Türk milleti şunu gördü. 30 yıldan beri bu milletin başına bela olan terör ne kadar büyük acılar yaşatıyor, ne kadar büyük, arkasında elemler, kederler, gözü yaşlı anneler bırakıyor. İşte onun için diyoruz, bu ülkenin barışa ihtiyacı var. Bu ülkenin kardeşliğe ihtiyacı var. Bu ülkenin huzura, birliğe ve beraberliğe ihtiyacı var. Terör örgütü, onun taşeronları, dışarıdaki destekçileri ne yapmaya çalışırlarsa çalışsınlar bu büyük milletin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini asla ve asla bozamayacaklar. Asırlardan beri zor günde, dar günde bir olmuş beraber olmuş, mutluluklarını, sevinçlerini hep beraber paylaşmış bu aziz millet bunlarında üstesinden gelecektir.
Bugün burada açılışı yapmak üzere olduğumuz bu önemli eserde aslında teröre karşı, insanlık suçu işleyen canilere verebilecek en güzel cevaplardan bir tanesidir. Ülkemizi kalkındırmak için, mamur etmek için, her tarafını ulaşılır, erişilir yapmak için çalışıyoruz, çabalıyoruz. Tabiî ki insanımızın, milletimizin bu hizmetlere ihyacı var. Okullara, hastanelere yollara ihtiyacı var ama bu tesislerin içinde insan olmasa, insan yücelmese bütün bu eserler ne anlam ifade eder. Taşa toprağa yapacağınız yatırımların nihayetinde 40 sene bilemediniz 50 sene olmadı 100 sene ömrü var. Ama insana yapacağınız yatırımın sonsuza kadar, nesilden nesile devam eden bir eser olduğunu bir kez daha burada görüyoruz
Bakan Yıldırım konuşmasında tüm annelerin Anneler Günü’nü de kutlayarak, “Bu günü biraz buruk kutluyoruz. Maalesef Reyhanlı’da Hatay’da onlarca sivilin hayatına kasteden o caniler, insanlıktan nasiplerini almış olsalardı. Anne duygusunu, insan sevgisini, Allah korkusunu tatmış olsalardı elbette böyle bir olayı asla ve asla yapmazlardı ve yaşatmazlardı. Bu olaylar şüphesiz bizi üzüyor, milletimizi derinden yaralıyor ama bir o kadar da kararlığımızı artırıyor. Millet olarak tek bayrak altında, tek vatanda, tek millet olarak yaşama azmimizi artırıyor” diye konuştu.

Konuşmaların ardından Bakan Yıldırım ve Bakan Yılmaz, davetliler ile birlikte kuran kursunun açılışını yaptığı ve incelemelerde bulundu.
Bakan Yılmaz ve Bakan Yıldırım, 2011 yılında 4 bin metrekare alanda temeli atılan 3 katlı ve 150 kişilik Türkiye’nin en modern Kuran Kursu olan Recep Demir Yatılı Kuran Kursu’nda gezi sırasında bir sınıfa girerek sıralara oturdu. Burada Bakan Yıldırım’ın Eşi Semiha Yıldırım, Kuranı Kerim okuduktan sonra şehitler için dua edildi. Bakan Yıldırım sınıftan çıkarken, kara tahtaya Kuran kursunun hayırlı olması ile ilgili yazı yazarak tarih atıp imzaladı. 
Editör: Doğu Gazetesi