Piyasada daha önce hiç üretimi olmayan bir araba yapmak istediğini belirten Yusuf Orhan, 80 günlük sıkı bir çalışmanın ardından gerçeğini aratmayan, her parçasını özenle hesapladığı el emeği Tofaş arabasını tamamladı.

Özellikle Türk arabası olsun istedik, diyen Orhan, Türk gençlerinin sevdiği bir araba olan Tofaş’a karar verdiklerini açıkladı. Gerçek arabanın her parçasını 18’e bölerek yenisi yapan Orhan arabanın yapımını şöyle anlattı; 

“Arabayı ağaçtan yani 10’a 10 kalas dediğimiz tahtadan yaptık. Tasarımını ilk önce hazırladım. Gerçeğini 1/18 oranında küçülttük. Ölçülerde yoktu internette. Gerçek arabayı karşımıza aldık ölçtük biçtik, 18’e böldük. Arabanın tamamı ahşap. Boyası gerçek araba boyası. Boyacı da boyasını yaptırdık koduna göre bastırdık. Arabanın yapımı 80 gün sürdü. Günde 3 ila 5 saat çalıştık. Bazen de hiç çalışmadık ama her gün küçük bir parçasıyla da olsa uğraşıldı.  Bütün kaportasında 10’a 10 ladin kullandık oyması daha yumuşak biraz daha hafif olduğu için. Ama diğer alt takım, yük binen ince işçilik gerektiren yerler cevizden. Ceviz biraz daha sağlam. Araç hareketli olduğu için bize sağlamlık dayanıklılık lazımdı.”

photo1685006881_1280x960

“Kaza yapan arabanın farlarını kullandık”

Arabanın birçok parçasını, modelin aslına uygun olarak tasarlayan Orhan, “Farları pileksiden şeffaf plastik parçadan yaptık. Arka lambaları o renkte pileksi bulamadığımız için kaza yapmış bir arabanın farlarını aldık. Onları küçük küçük keserek gerçek ölçüde yaptık. Sayıları da aynı 3 kırmızı 2 beyaz.” ifadelerini kullandı.

Orhan, 93 model  Doğan SLX aracın ilk çıkan modelini baz aldıklarını belirterek, aracın tekerleklerinin, diferansiyelinin, ön tamının, depo kapağının ve araçta kullandığı gerçek mafsallı şaftın hareketli olduğunu aktardı.

Kurt müdürden tayini çıkan personele teşekkür plaketi Kurt müdürden tayini çıkan personele teşekkür plaketi

photo1685006871_1280x960

Tamamı ahşap olan arabayı tasarlayıp, üretimini tamamlayan Orhan, eşini de unutmadı. “Plaka hanımımla benim baş harflerimden, sonu ise evlilik tarihimizden oluşuyor.” diye konuştu.

Editör: Sena ERDOĞAN