Erzincan

Engelli Aracı Hakkı Bürokrasiye Takıldı!

Türkiye’de % 90 ve üzeri engelli vatandaşlara tanınan ÖTV muafiyetli araç alım hakkı, uygulama aşamasındaki bürokratik engeller nedeniyle kullanılamıyor!

Abone Ol

Türkiye’de engellilere tanınan ÖTV (Özel Tüketim Vergisi) muafiyetli araç hakkı, son dönemde yapılan yasal düzenlemelerle amacından sapmış durumda. Uygulamadaki karmaşa, özellikle yaşlı ve ağır engelli yakınlarına gönüllü olarak bakan vatandaşları zor durumda bırakıyor.

Gazetemize yaşadıklarını anlatan, yüzde 95 engelli ve 90 yaşını aşmış anneannesi adına araç almak isteyen bir torunun hikâyesi, sistemdeki bu çelişkileri gözler önüne seriyor.

“Anneannemi hastaneye ben götürüyorum, ihtiyaçlarını ben karşılıyorum. Ama kanun diyor ki torunsun, aracı kullanamazsın! Noter diyor ki, ancak ücretli şoför olursan olur! Gönüllü şoförlük yasak mı yani?”


“Ücretsiz Şoför Olamazsın, Maaşlı Çalışan Olmalısın!”

Vatandaş, aracı kullanabilmek için noterden şoför ataması yapmak istediğinde, kendisine “ücretli ve sigortalı çalışan” olma şartı getirildiğini anlatıyor.
Oysa araştırmalara göre, mevcut mevzuatta “şoförün ücretli olması zorunludur” şeklinde açık bir hüküm bulunmuyor.

Bu durum, kanunun sahada farklı yorumlandığını ve uygulayıcılar arasında birlik olmadığını ortaya koyuyor.

“Ben gönüllü olarak anneannemin her işini yapıyorum. Ama noter diyor ki maaşlı çalışanı olacaksın! Anneannem asgari düzeyde emekli maaşı alıyor. Bu parayla nasıl şoför tutsun, sigorta ödesin? Engelliyi, yakınını işe alıp vergi mükellefi yapmaya zorlamak hangi akla hizmettir?”

Bürokratik prosedürler, engellinin hayatını kolaylaştırmak yerine, hem onu hem de yakınlarını maddi ve idari yüklerle karşı karşıya bırakıyor.


Vasi Olmadan Kullanım Yok: Akli Dengesi Yerinde Olana ‘Kısıtlı’ Muamelesi

Ailenin çilesi bununla da bitmedi. Bir başka noter, torunun muafiyetli aracı kullanabilmesi için anneannesine vasi tayin edilmesi gerektiğini söyledi.

“Anneannem sadece konuşamıyor, ama akli melekeleri yerinde. Buna rağmen, sadece aracı kullanabilelim diye vasi olmam isteniyor. Bu, 90 yaşındaki anneanneme ‘kısıtlısın’ muamelesi yapmak değil midir?”

Üstelik bu uygulama, sadece ulaşım hakkını engellemiyor, insan onurunu da zedeliyor. Devletin engelliye sağlayacağı kolaylık, bürokrasi sebebiyle elinden kayıp gidiyor!


Vasilik Kurumu da Çözüm Değil: Maaş Bankada Hapis!

Torun, vasilik seçeneğini araştırdığında bu yolun da çıkmaz olduğunu gördü.
Yasal olarak vasi atanan kişiler, engelli bireyin maaşını mahkeme izni olmadan kullanamıyor.

“Anneannemin maaşını şu an bakımı, ihtiyaçları, masrafları için kullanıyoruz. Araçla götürüp getirirken benzin masrafına harcıyoruz. Eğer vasi olursak, maaşın öngörülen kısmı bankada birikecek, mahkeme izin olmadan çekemeyeceğiz. Bu eylemde amaç kısıtlının gelecekteki birikimini korumak olarak nitelendirilse de 90 yaşındaki bir bireyin ömrü daha ne kadar uzun olabilir ki? Üstelik bu bireyin konforuna, gezmesine, yeme içmesine harcanmayacak bu parayı kullanamadıktan sonra biriken maaş ne işe yarar? Engelliye tanınan haklar, böylece kullanılamaz hale geliyor. Bu bir hak değil, bürokratik bir labirent!”


Yasal Boşluk Mağdur Yaratıyor

2024 yılının sonunda çıkarılan düzenlemeyle torun, yeğen gibi birinci derece dışı akrabaların muafiyetli aracı kullanması yasaklandı. Ama yasa, “istisnai durumlar”ı belirtmedi.

Bu da “kimsesi olmayan”, “çocuğu olmayan” veya “bakımını torunu üstlenmiş” engelliler için ciddi bir mağduriyet yarattı.

“Elbette suistimaller olmasın. Ancak ben anneannemin tek bakıcısıyım. Annemin ona bakmaya gücü yetmiyor. Peki kimsesi olmayan engellilerin yakınları neden bu haktan mahrum kalsın? Bakıma muhtaçlık belgesi, noter taahhütnamesi vs. gibi yollarla böyle kişilere istisna tanınmalı.”


“Hakkı Veriyorsunuz Ama Kullandırmıyorsunuz”

Vatandaşın isyanı, aslında binlerce benzer durumdaki ailenin sesi:

“Engelliye hak veriyorsunuz ama kullandırmıyorsunuz. Vasi olsam para kullanamıyorum, olmasam araba kullanamıyorum. Bu nasıl bir sistem? Bu verilen hak değil, kullanılmayan bir eziyet!”


Kanun Koyucuya Çağrı: Gerçek Hayatı Görün!

Engelli vatandaşların hayatını kolaylaştırması gereken mevzuatlar, uygulamada tam tersi sonuçlar doğuruyor.
Uzmanlar, bu tür durumlarda “bakıcı torun, yeğen veya kardeş” gibi kişilere kontrollü şekilde kullanım hakkı verilmesi gerektiğini savunuyor.

Engelli bireyin yaşamını kolaylaştırmak yerine zorlaştıran bu karmaşık sistemin, yeniden düzenlenmesi bekleniyor.


Engellilere tanınan araç hakkı, suistimali önlemek isterken gerçek ihtiyaç sahiplerine adeta yasak haline geldi.
Torununa bile “maaşlı şoför ol” şartı koyan bu sistem, “hak var ama erişim yok” gerçeğini bir kez daha gözler önüne seriyor.