Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) 14 şeker fabrikasının satış yöntemiyle özelleştirilmesi için ihale açtı. Nisan ayında yapılacak ihale öncesi Erzincan Valisi Ali Arslantaş şeker fabrikasının satışı ile ilgili olarak istişare toplantısı organize etti. Hilton Otel’de düzenlenen toplantıya Erzincan Milletvekilleri Sebahattin Karakelle, Serkan Bayram’ın yanı sıra siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluş temsilcileri ve İstanbul’dan gelen Erzincanlı işadamları katıldı. Yaklaşık dört saat süren toplantıda katılımcıların şeker fabrikasının satışı ve sonrasında yapılması gereken konular hakkında fikirleri masaya yatırıldı. Erzincan Şeker Fabrikası’nın özelleşmesinin ardından fabrikanın Erzincan’da faaliyet alanını genişleterek üretimi sürdürebilmesi adına neler yapılabileceğine ilişkin ortak bir çözüm arayışına gidildi. Toplantının başında konuşan Milletvekilleri Sebahattin Karakelle ve Serkan Bayram, 2000 yılında gündeme alınan özelleştirme kararının ardından Erzincan Şeker Fabrikası ile birlikte 14 şeker fabrikasının özelleştirme idaresi başkanlığı tarafından satışa sunulacağını söylediler. Şartnamede satışın gerçekleşmesinin ardından alan kişi veya kişilerin 5 yıl fabrikayı işletme zorunluluğu olduğunu dile getiren Milletvekilleri, 1280 dönüm arazisi bulunan fabrikanın arazilerinin ve makine fabrikasının satılmayacağını, sadece 400 dönüm arazi üzerine kurulan şeker fabrikasının satışa sunulacağını ifade ettiler. Toplantıda söz alan sivil toplum kuruluş temsilcileri ve işadamları geçmişte yapılan özelleştirmelerde İplik Fabrikası, ERSAN et entegre tesisleri ve Tercan Ayakkabı Fabrikası gibi tesislerin şimdi kapalı olduklarını, ancak Erzincan Şeker Fabrikasının böyle olmayacağını söylediler. Birlik ve beraberliğin sağlandığı toplantıda Erzincanlı işadamları ve sivil toplum kuruluş temsilcileri Fabrikayı Erzincan’da yaşatmak için çok ortaklı bir kuruluş ile buraya talip olunabileceğinin altını çizdiler. Toplantıda konuşma yapan Erzincan Valisi Ali Arslantaş, demokrasinin güzel örneğinin sergilendiği bir toplantı olduğuna dikkat çekerek, “biz ne güzel bir şehiriz. Herkes her şeyi istediği gibi söyleyebiliyor. Herkes her şeyi açık yüreklilikle söyleyebiliyor. Satılsın, yada karar alındı özelleştirmenin sürecini tartışalım diyende alkış alıyor, biz bu işin karşısındayız diyende alkış alıyor. Erzincan’ın şeker fabrikası 1956 yılında kuruldu. Erzincanlının kafasını asıl karıştıran husus geçmişte yaşadığı kötü tecrübeler. Kiminle konuşsak, iplik fabrikası, ayakkabı fabrikası, ERSAN diyor, başka bir şey demiyor. Bu olumsuz örneklerden alınan dersler ile bu özelleştirme ile ilgili nasıl güzel bir program hazırlandığı sunumunu yapacağız. Bizde işadamlarımız ile bir araya gelerek halk ile birlikte, orada çalışan işçilerimiz ile birlikte meseleye sahip çıkmasını arzu ediyoruz. Şartnamede ihaleye kamu kurumlarının katılamayacağı belirtiliyor. Ancak işletmenin nasıl yürütülmesi noktasında her türlü teknik desteği vermeye hazırız. Bizim yaptığımız incelemelerde 654 çalışanımız var. Geçtiğimiz yıl 28 bin 500 ton şeker üretmişiz, 3 lira 07 Kuruş’a satışını yapıyoruz. Bütün giderlerimiz ile birlikte maliyetimiz 2 lira 72 kuruş. Yani 88 milyon lira bir gelirimiz var, giderlerimizin gelirlerimizden 10 milyon fazla olduğunu görüyoruz. Bu 10 milyonun içeriğine baktığımızda Türk Şeker’in genel müdürlüğünün 3 milyonluk zararı, bu yıl yapılan doğalgazın 18 milyonluk giderinin 3 milyonluk taksiti de bunun içinde; etti 6 milyon. Geriye 4 milyon zarar kalıyor, bunun 3 milyon 700 bin liralık kısmı ise şeker fabrikası içinde bulunan çalışmayan makine fabrikasının zararı olarak görünüyor. Buraya alacak arkadaşlarımız şu haliyle bile çalıştıracak olsa bile fite fit geliyor. Alacak kişi için bir zararı yok. Kendi öngöreceği bir çalışma düzeni ile küçük bir örnek verecek olursak, alacak kişi ben; 35 güvenlik görevlisi çalıştırmam güvenlik kamerası koyar bunların takibini yapacak az sayıda personel çalıştırırım diyebilir. 33 milyon civarında personel gideri var. Çiftçiden alınan şeker pancarından sonra en fazla gider, personel gideri. Mevcut çalışanlar isterlerse satış sonrası alacak kişi ile anlaşıp işlerine devam edebilir, anlaşmaz iseler, Türk Şeker’in diğer fabrikalarında istihdam edilebilecekler. Çiftçinin, çalışanın, yada satın alacak kişinin tüm haklarının korunduğu güzel bir örnek olduğunu düşünüyorum. Bugün bu toplantıda her kes düşüncesini ortaya koyacak’ dedi.