Erzincan Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından Çayırlı ilçesinde görev yapan muhtarlara, kadına yönelik şiddetle mücadele ve erken yaşta evliliklerin önlenmesi konularında farkındalık oluşturmak amacıyla eğitim düzenlendi.
İl Müdürlük personeli tarafından verilen eğitimde, kadına yönelik şiddetin toplumsal etkileri ve erken yaşta evliliklerin bireyler ile toplum üzerindeki olumsuz sonuçları detaylı şekilde anlatıldı. Eğitim kapsamında muhtarlara, bu tür vakaların önlenmesinde üstlendikleri önemli rol ve sorumluluklar hakkında bilgiler verildi.
Çayırlı ilçesindeki muhtarlar, verilen eğitimin, toplumsal bilinç ve duyarlılığın artırılması açısından büyük önem taşıdığını belirterek, bu konularda etkin mücadele için üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeye hazır olduklarını ifade ettiler.
Erken Yaşta Evlilikler Aile İçi Şiddeti Körüklüyor
Erken yaşta evliliklerin, aile içi şiddet riskini önemli ölçüde artırdığı uzman araştırmalarıyla netleşiyor. UNICEF ve çeşitli akademik çalışmalar, erken evliliğin psikolojik, duygusal, fiziksel ve ekonomik şiddet gibi farklı biçimlerde yaşanan aile içi şiddetin tetikleyicisi olduğunu ortaya koyuyor.
Yapılan saha araştırmaları da bu bulguları doğruluyor. Erken yaşta evlenen kız çocuklarının büyük bir kısmı, evlilikleri sırasında eşlerinden ve bazen de eşlerinin aile bireylerinden şiddet görüyor. Ancak dikkat çeken nokta, yaşadıkları fiziksel ya da psikolojik şiddeti “şiddet” olarak tanımlamakta zorlanmaları ve bu durumu normalleştirerek içselleştirmeleri. Örneğin, bir katılımcı, eşinin kendisine birkaç kez vurduğunu ancak bunun çok ciddi bir şiddet olmadığını belirtirken, bir başkası çocuklarını emzirirken eşinden şiddet gördüğünü dile getirdiği halde yaşananları şiddet olarak kabul etmiyor.
Erken yaşta evlenen ve eğitim seviyesi düşük genç kızlarda fiziksel ve cinsel şiddet riski özellikle yükseliyor. Bangladeş’in kırsal kesimlerinde yapılan bir araştırmaya göre, 15-19 yaş aralığındaki kızların neredeyse yarısı, son bir yıl içinde eşleri tarafından fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalıyor.
Şiddetin failleri sadece eşlerle sınırlı kalmıyor; bazı durumlarda eşlerin aile üyeleri de genç gelinlere zarar veriyor. 13 yaşında evlendirilen bir genç kız, eşinin babasının kendisini balkondan aşağı sarkıtıp dövdüğünü anlatıyor. Bu tür vakalar, erken evliliklerin beraberinde getirdiği tehlikeleri gözler önüne seriyor.
Öte yandan, şiddete maruz kalan bu kız çocuklarının çoğu, yaşadıkları travmanın etkisiyle ilerleyen dönemlerde aynı şiddeti çocuklarına da uygulayabiliyor. Böylece, şiddet nesilden nesile aktarılan bir döngü haline geliyor ve toplumun geneline yayılan derin sosyal sorunlara yol açıyor.
Uzmanlar, erken yaşta evliliklerin hem aile içi şiddetin sebebi hem de sonucu olduğunu vurguluyor. Toplumların geleceğini tehdit eden bu döngünün kırılması için erken yaşta evliliğin önlenmesi ve kız çocuklarının korunmasına yönelik kapsamlı politikaların hayata geçirilmesi gerektiği belirtiliyor.