Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, pasif agresif kişilik bozukluğuna ilişkin değerlendirmede bulundu. Erman Şentürk,  karşısındaki kişiyle yüzleşmekten kaçınan pasif agresif bireylerin suçlanma korkusu, yetersizlik gibi duygularla boğuştuğunu dile getiriyor.

Pasif-agresif davranışlar sergileyen kişilerin kendilerini güvenli şekilde ifade edemediklerini, isteklerini, olumsuz duygularını ve düşüncelerini konuşmak, paylaşmak yerine sessiz kalmayı, dolaylı ya da imalı şekilde ifade etmeyi tercih ettiklerini kaydeden Şentürk, bu bireylerin iç dünyasında yaşadığı agresif duygu ve düşüncenin dışa yansımasının pasif ve sessiz saldırganlık şeklinde olduğunu bildirdi. Bu sessizliğin sonucu olarak kişinin düş kırıklığı, üzüntü, kızgınlık, sinirlilik, tahammülsüzlük gibi duygularının katlayarak arttığını ve karşı tarafa doğrudan ya da dolaylı olarak yansıttığını belirten Şentürk, "Bu durum, zamanla ilişkilerde bir duygusal istismar biçimine dönüşebilir. Pasif agresif kişilik özelliği olan bireyler, karşısındakinin kızgınlığını görmezden gelirken, sorumluluk almaktan kaçınma, daha çok karşı tarafı suçlama, sorumlu tutma eğiliminde. İletişimin bozulması kaygısını taşımazlar." değerlendirmesinde bulundu.

Pasif agresif kişilik özelliği olan bireylerin çevresiyle ve hatta yakınlarıyla dahi uzun soluklu ve sağlıklı ilişki sürdürebilmelerinin güç olduğunu vurgulayan Şentürk, "Abartılı alınganlık, mesafeli davranma, somurtkanlık, takdir görmeme hissi, sürekli mağdur olma düşüncesi, empati kurmakta ve başkalarının düşüncelerini anlamakta zorlanma, hazır ve bitmek bilmeyen mazeretler, bilinçli yanlışlar yapma, değişime direnç, yakın ve samimi ilişkilerden kaçınma bu bireylerde sıklıkla gözlemlenen diğer davranış örüntüleridir." ifadelerini kullandı. -AA

Hava kirliliği yaşam süresini kısaltıyor mu? Hava kirliliği yaşam süresini kısaltıyor mu?

Editör: Sena ERDOĞAN