KÜLTÜR-SANAT

Latmos’un Sessiz Tanıkları: Yediler Manastırı’nda Zamanın İzleri

Aydın'daki Latmos (Beşparmak) Dağları’nda yer alan Yediler Manastırı, kaya freskleri, inziva alanları ve doğal yapısıyla bin yıllık Hıristiyan izlerini bugüne taşıyor.

Abone Ol

Latmos’un Sessiz Tanıkları: Yediler Manastırı’nda Zamanın İzleri

Aydın il sınırları içerisinde yer alan Latmos (Beşparmak) Dağları, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda barındırdığı tarihi ve kültürel mirasla da dikkat çekiyor. Bu mirasın en etkileyici örneklerinden biri de adını yedi keşişten alan Yediler Manastırı.

Kellibaron adıyla da bilinen bu geniş manastır kompleksi, MS 7. yüzyılda Sina Yarımadası’ndan Arap istilaları nedeniyle Anadolu’ya sığınan keşişlerin gelişiyle birlikte inşa edildi. Bu göçle beraber Latmos Dağları’nda Hıristiyanlık süreci de resmen başlamış oldu. O dönemde dağ, "Latros" adıyla anılıyordu.

Yediler Manastırı yalnızca bir ibadet mekânı değil; aynı zamanda o dönemki keşiş yaşamının tüm izlerini taşıyan kapsamlı bir yerleşim alanı. Komplekste kilise, şapel, inziva hücreleri, yemekhane, mutfak, savunma yapıları, mezarlıklar ve sarnıçlar gibi birçok yapının kalıntıları günümüze ulaşmış durumda. Özellikle kaya altına yapılmış freskli alanlar, bölgedeki dini yaşamın izlerini gözler önüne seriyor.

Manastırın en dikkat çeken özelliklerinden biri ise doğal gnays kaya yapısıyla adeta bütünleşmiş mimarisi. Kayaların içine oyulmuş yapılarla çevrili bu alan, ziyaretçilerine hem tarihî hem de ruhani bir deneyim sunuyor. Latmos’un mistik atmosferinde, zamanın nasıl geçtiğini anlamak neredeyse imkânsız.

Doğa ve tarih tutkunlarının ilgisini çeken bu saklı hazine, Latmos’un hala ne kadar keşfedilmeyi bekleyen bir açık hava müzesi olduğunu bir kez daha gösteriyor.