KÜLTÜR-SANAT

Türkiye’nin Adalar Hazinesi: Gökçeada’dan Kekova’ya Eşsiz Tarih ve Doğa Yolculuğu

Türkiye’nin dört bir yanındaki adalar; tarihi zenginlikleri, doğal güzellikleri ve kültürel miraslarıyla keşfedilmeyi bekliyor.

Abone Ol

Türkiye'nin eşsiz coğrafyasında yer alan adalar, yalnızca doğal güzellikleriyle değil, binlerce yıllık tarihiyle de dikkat çekiyor. İşte ülkenin dört bir yanına yayılmış, her biri farklı bir hikâyeye sahip adalar:

Gökçeada, Çanakkale

Antik dönem yazarlarından Plinius’un Imbros olarak andığı Gökçeada, Osmanlı döneminde İmroz adını almış ve 1970 yılında bugünkü ismine kavuşmuştur. Pelasglar’ın en eski yerleşimci olduğu ada, M.Ö. 500'de Atina'ya bağlanmış ve 1455’te Osmanlı topraklarına katılmıştır. 1923 yılında Lozan Antlaşması ile Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlanmıştır.

Marmara Adası, Balıkesir

Antik ismi Prokonnesos olan Marmara Adası, mermeriyle meşhur olmuş ve Roma’dan Osmanlı’ya birçok yapının kaynağı olmuştur. 15. yüzyıldan itibaren Türk yerleşimine açılmıştır. Lozan Mübadele sonrası Rumların yerine Karadeniz ve Girit’ten gelenler yerleşmiştir. Ada, Marmara Denizi’ndeki en büyük kara parçasıdır.

Bozcaada, Çanakkale

Eski adı Tenedos olan Bozcaada, tarihi boyunca cazibe merkezi olmuştur. 1455’te Osmanlı’ya katılan ada, 1923’te Türkiye’ye teslim edilmiştir. Üzüm salkımı antik sikkelerinde yer almakta, bu da bağcılığın köklü geçmişine işaret etmektedir. Tipik Akdeniz iklimine sahip adada köy bulunmamaktadır.

Uzunada, İzmir

İzmir Körfezi’nin ortasında yer alan Uzunada, antik tarihçi Thukididis’in yazılarında da geçer. Peloponez Savaşı sırasında sığınak olarak kullanılmıştır. Türkiye’nin yüzölçümü bakımından dördüncü büyük adasıdır.

Cunda (Alibey) Adası, Balıkesir

Cunda Adası, yerli turizmde önemli bir merkezdir. Yerel mutfağı, balık restoranları ve tarihi sokakları ile tatilcilerin uğrak noktasıdır. Mübadele sonrası korunmuş kültürel yapısıyla dikkat çeker. Ege’nin sakin keyif noktalarından biridir.

Paşalimanı Adası, Balıkesir

Marmara Adaları arasında yer alan Paşalimanı, üzüm bağları ve doğasıyla öne çıkar. “Ada karası” üzümü ile meşhurdur. Bizans ve Osmanlı döneminde ruh ve sinir hastalarının tedavisinde kullanılmıştır. Beş köyü ve yaklaşık 2 bin kişilik nüfusu vardır.

Avşa Adası, Balıkesir

İstanbul’a yakınlığı sayesinde yaz sezonunda yoğun ilgi gören Avşa Adası, denizi ve havasıyla dikkat çeker. Kapıdağ Yarımadası civarındaki adalar grubunda yer alır. Ulaşım feribot ve deniz otobüsleriyle sağlanmaktadır.

İmralı Adası, Bursa

Marmara Denizi’nde yer alan ve tamamen askeri bölge olan İmralı Adası, sivil girişlere kapalıdır. Üzerinde yalnızca F Tipi bir cezaevi bulunmaktadır. 9.99 kilometrekarelik yüzölçümü ile Marmara’nın büyük adalarından biridir.

Kara Ada, Muğla

Bodrum’un hemen güneyinde yer alan Kara Ada, adını koyu görüntüsünden değil, yemyeşil doğasından alır. Tarihte Rodos Şövalyeleri ve Osmanlı’nın eline geçen ada, 1932’de Türkiye’ye katılmıştır. Konut veya otel bulunmayan ada, doğal bir sığınaktır.

Kekova Adası, Antalya

Antalya Kaş açıklarındaki Kekova Adası, Batık Şehir kalıntıları ile meşhurdur. 1990 yılında sit alanı ilan edilmiştir. Yalnızca Tersane Koyu’nda denize girilebilmekte, diğer bölgelerde yüzme ve dalış yasaklanmıştır. Roma ve Bizans dönemine ait yapılar su altında kalmıştır.

Türkiye’nin Adaları: Yaşayan Bir Miras

Gökçeada’dan Kekova’ya Türkiye'nin adaları, hem tarih hem doğa hem de kültürel çeşitlilik bakımından gerçek birer hazine. Tatil planı yaparken bu adaları keşif rotanıza eklemeyi unutmayın.