Tarihimizde ilk defa halkın oylarıyla seçilecek olan cumhurbaşkanı seçimi olacak. Yine mi, seçim sandıklarının ve başkan adaylarının figüranları olacağız. Birinin sarsıntıları, itirazları bitmeden bir diğerinin sahneleri ortaya çıkıyor.
Eskiden seçim havaları vardı, coşkuyla sevinçle ve bayraklarıyla kimseyi incitmeden, kalp kırmadan ve seçilenlere saygı gösterilerek. Çünkü ardındaki umumun bir iradesi vardı.  Ama ne yazık ki günümüzde, halen daha partiler ve insanlar arasından oluk, oluk sokaklardan gıybet akıyor, isyanlar çıkıyor. Hiç farkına varmadan ılık, ılık gıybetlere, nifaklara yalanlara bizi de ortak ederken başkalarını da siz ardınızdan sürükleyerek günah ve teşvik ateşini fitillersiniz.
Geçtiğimiz ayda halkın hür iradesiyle seçmen sandıkları açıldı, itirazlar yapıldı ama halen daha sıkıntıları bitmedi. Kaba kuvvetler ortaya çıkıyor, parti binaları yakılıyor, kavgalar ve cinayetler işleniyor. Bir türlü durulmak bilmeyen keşmekeşlik ve isyanlar. Kim suçlu kim suçsuz belli değil, ama herkes haklı.
Hiç değer mi dünyanın bir belediye başkanlığı için, bir muhtarlığı için, adam öldürmeye, darp etmeye. Kimi hapishaneye kimi mezara hapsoluyor, kalanlara Allah c.c. yardım etsin. Basından duymuştuk, 12 muhtar adayı bir de belediye başkan adayı öldürüldü, yaralanan insanlar, bitmeyen seçim kavgaları, bu ne bitmeyen hırs ve kin. Belki de bu ölen insanların çoğu ihtiyaç sahibi de değillerdi ancak bir inat ve hırsları uğruna yok olan yuvaları.
Günlük televizyon ve gazete haberlerini izlerken suçların ve ifşaların çokluğundan insan olmanızdan utanırsınız. Didik, didik ederler süsleyip bezeyip ucuna bir şeyler takarlar sizi de alet eder ve akıntıya kapılırsınız. İşte bu yüzden her gün tükenmeyen acı olaylar ve ardından nedametler sıralanır. Ama heyhat. Hak ararken nasıl itirazlar ortaya çıkıyorsa itiraflarda ortaya çıkmalıdır. 
 Sokaklarımızı ve gönüllerimizi cehennem zakkumlarıyla değil bahar çiçekleriyle süsleyelim. Çocuklarımızı intikam yeminleriyle değil, memleket aşkıyla, saygı ve iman zenginliğiyle süsleyelim. Âleme hırsla, şeytanın gözüyle değil meleklerin gözüyle bakalım. Büyükler büyüklüğünün kıymetini bilir ve adil olurlarsa, çocuklarda çocukluğun çilesini değil zevkini yaşarlar.
Dünyanın makam ve serveti ömür servetimizi talan etmesin. Nedametler asla maziyi geri getiremez. Cumhurun başkanını seçerken kimseyi incitmeyelim, seçmenin haklı ve çoğulcu seçimlerine rıza göstermek, saygıyla karşılamak sükûnet ve medeniliğimizi ortaya çıkaracaktır.