ABD Başkanları’nın bugüne kadar tüm Dünya’daki Yahudi ( Musevi ) cemaatlerinin destekleri ile geldiği apaçık bir gerçektir. Hangi ABD Başkanı gelirse gelsin bir sonraki bir öncesinin takip ettiği ve izlediği yolu uygular. Hiçbir fark yoktur. Sadece ince bir fark vardır. Bu fark dünyanın efendileri olan Yahudi ( Musevi )’lere hizmet etmekten başka bir amaçları yok. Geçen ki ‘’ şeytani paylaşım 1-2-3 ‘’ başlıklı yazılarımda detaylı ve altını çizerek belirmiştim. ABD Başkanlarından biri olan Wilson ilkeleri ile ünlü meşhur Amerikalı başkanın yüzyıl önceki planları tam bir ortaçağ savaşları gibi hazırlanmış dünya jandarması yönetmeliği sanki. O kadar korkunç ve bir o kadarda sinsi ve kanlı olacak planlar var ki. Akıl ve mantık alacak gibi değil. tam bir kaos ve kriz türü olan Amerikan derin Devleti’nin Wikileaks belgelerinde gördüklerimiz gibi şok olaylar var
      Yenidünya düzeni için Amerika merkezli Gizli Dünya Devleti ( CFR )’in Derin Devleti öncülüğünde İç ve Dış Odaklı Gizli Karanlık Yeraltı güçleri destekli kanlı ve sinsi Yüzyıllık Paylaşım Planların kin ve nefretle dolu hayata geçirmeye istekli ateş oyunları başlaması için düğmeye bastılar. Zaten Dünya’yı istedikleri gibi yöneten ve dünyanın efendileri başta Amerika, İngiltere, Fransa, Rusya, Çin ve İsrail bu altılı siyon yıldızlı şemadaki devletler ABD öncülüğünde Orta Doğu’daki dengelerin BOP ( Büyük Orta Doğu projesi ) kapsamında İsrail lehine gelişmesi için çoktan hemfikir olmuşlardı şimdi ise sırada uygulanması var. Müslümanların kanı ile beslenen altılı suni yıldız ABD eski başkanlarından Wilson’un hazırladığı karanlık planlarını gerçekleştirmek ve en önemli istekleri olan deccalı ortaya çıkarmaktır. 
      Çünkü bu işin akıl hocası ve fikir babası dünya’ da Tanrı’nın krallığı için her türlü rezaleti meşru gören Yahudilerden başka hangi millet olabilir ki, ben yalan söylemiyorum. Bakın Yahudilerin kin ve nefretle dolu din adamlarının önderliğinde muharref olmuş kitapları Tevrat’ta 2000 yıldır yazıyor. Tevrat kitabı tamamen dünyadaki adresler fihristi gibi ve içinde insanlık dışı intikam yeminleri ile dolu tam bir rezalet metinleri insanın tüylerini ürpertecek ve kanını donduracak cinsten. Örneğin o korkunç düzeyde ki Tevrat ayeti : ( işaya bölümü 2-3 ) ‘’ …ve herkes komşusuna karşı, şehir şehre karşı, ülke ülkeye karşı cenk edecek, orduların rabbi yehova diyor.’’ Keşke bir tek bu ayet olsa ama Tevrat baştan sona tam bir intikam ve katliam tavsiyeleri ile dolu korkunç bir kitap insan okuyunca insan görünümlü caniler varmış demek ki diyor. Daha bu ne ki birkaç daha ayet var bunlarda önceki ayetten geri kalmamış Tevrat’taki şu ayetlere bakın
       Tevrat ayeti : ( haggay bölümü ) : ve milletlerin ülkelerinin kuvvetlerini harap edeceğim… Herkes kardeşinin kılıcıyla düşecek.’’ 1.5 milyon Müslümanın ve sayılarla ifade edilemeyecek kadar dolarla İslam coğrafyasında bulunan İslam devletlerinin milli servetlerini yok etmeye çalışmak için ve savaşın tek galibi elbette ki görünmeyen tarafta arka plan da Yahudi silah şirketleri zafer kazanıyor. Bir tane daha Tevrat ayeti daha var birde bu ayet ile ne demek istendiği daha iyi anlaşılır galiba. Tevrat ayeti : ( işaya 19-2 ) ve mısırlıları mısırlılara karşı ayaklandıracağım ve herkes kardeşine karşı cenk edecek.’’ Yani anlayacağınız her şey Yahudi için
        Daha detaylı bahsedeyim. Dünya’da Yahudi olmayan ayrıca Hristiyan’da olmaması gerekir, çünkü Hristiyanların İncil kitabı bile muharref olduğu için Tevrat’ın altyapısını ve destekleyici pasaj ve metinler ile dolu, sonuçta iki muharref inançta ne yazık ki Allah adına olduğunu belirtse de Yahudilik ve Hristiyanlık tam anlamıyla Dünya’da kaos ve kriz için çaba sarf ediyorlar.  Gelelim asıl konuya nerdeyse Dünya’nın 1/90’nı yöneten Yahudi ve Hristiyanların tarih boyunca kin ve nefretle dolu olduklarını cümle âlem biliyor. En basit örneği İran ve ırak Savaşı’nda Müslümanı Müslümana kırdırarak siyasi amaçlarına ulaşmak istiyorlar. Bu da yetmedi. Müslümanlar arsında ki anlamsız savaşlar ’da en karlı olanı hiç şüphesiz ki İsrail unsuru Yahudilerdir. Dünyanın bu abilerinin kurduğu Yahudi örgütlerine bakalım.
      BİLDERBERG    GRUP    Bilderberg Grup 1954 Mayısı'nda Hollanda'nın Osterbeek kentindeki Bilderberg Oteli'nde toplanan bir grup mason tarafından kuruldu. Grubu tasarlayıp oluşturan asıl kurucu İsveç Franmasonluğu üstad-ı azamı Joseph Retinger (1887-1960)'dir. Bu gizli grubun finansmanının önemli bir kısmı Amerika'daki Rockefeller Vakfı tarafından karşılanır. Diğer finansör ünlü banker Rothschild ailesidir. Bilderberg çok uluslu bir hükümet gibidir.     Bilderberg birçok kaynakta "Dünyanın Efendileri" şeklinde tanımlanır. Bilderberg Grubun geçmişine ilişkin kapsamlı bilgi bulabilmek çok zordur. Başvuru kaynaklarında kurulduğu yer, tarih ve toplantılara katılan bazı önemli şahısların isminin dışında bir bilgi bulmak mümkün değildir. Kurulduğundan bu yana Bilderberg toplantılarının tamamı basına ve kamuoyuna gizli yapılmış, burada konuşulanlar hakkında hiç kimse bilgi sahibi olamamıştır. Bu toplantılara katılanlar, burada konuşulanları ne pahasına olursa olsun bildirmeyeceklerine yemin ederler. Ünlü bir Türk siyaset adamının dediği "görevimden istifa etmemi isteseler bile burada konuşulanları kimseye söylemem" sözü bu gizliliği ortaya koymaktadır.     Örgüt, sermaye, siyaset, gizli örgütler ve iş dünyasının ünlülerini biraraya getirir. Her yıl yapılan toplantı üç gün sürer. Gizli bir masonik teşkilat olan Bilderberg'in en belirgin özelliği, devletlerin kilit noktalarında görev yapan üst düzey masonları bünyesinde toplamış olmasıdır. Bu nedenle Bilderberg, bir tür masonik zirve toplantısı olarak kabul edilmektedir. Toplantılar sırasında konuların gizli kalacağına söz verilir. Görüşmelerden sonra, yalnızca katılanlara özel bir rapor dağıtılır. Bu örgütle ilgili en detaylı bilgi İspanyol İstihbarat Örgütü'nün üst düzey yöneticisi Luis Gonzales Mata'nın kitabıdır. "Dünyanın Gerçek Efendileri" isimli kitap 1975 yılında Paris'te Bernard Grassed Yayınevi tarafından yayınlanmış, fakat piyasadan toptan satın alınmış ve okuyucuya ulaşması engellenmiştir. 
      Bilderberg, CFR ve öteki örgütlerin Avrupa ayağını ve etkinliğini teşkil etmek için Hollanda'da Osterbeek şehrinde Bilderberg Oteli'nde 1954'te kurulmuştur. Dünyanın yönetimi ve küreselleşme konusunda her yıl farklı ülkelerde toplantılar yapar (Ross 2000, Marrs 2000). Toplantılar son derece gizli koşullarda ve özel ortamlarda yapılır. Katılanlar bu konuda hiçbir bilgi vermezler. "Spotlight" isimli bir dergileri de vardır.Bilderberg'in kurucuları arasında Hollanda prensi Bernhard ve Polonyalı sosyolog Dr. Joseph Hieronim Retinger de vardır. Retinger, Bilderberg'in babası olarak bilinir. Bilderberg'in kuruluşunda, ABD istihbarat örgütlerinin, özellikle CIA'nın rolü olduğu çok iyi bilinmektedir. Prens Bernhard ise eski bir NAZİ SS üyesidir, 1937'de Hollanda prensesi ile evlenmiştir, ama Nazilerle olan yakın bağları çok iyi bilinmektedir (Marrs 2000). ABD'li gizli örgüt ve CFR üyelerinin bazıları da Bilderberg üyesidir. 
     Aslında Bilderberg, CFR'nin çok daha gizli bir biçimde uluslararası boyuta yayılmış halidir. Hedefi; Yeni Dünya Düzeni'ni ve ABD-İngiltere hâkimiyetini ve emperyalizmini tüm dünyaya yaymaktır. Her yıl yapılan çok gizli ortamdaki toplantıları; hem CIA, hem de o ülkenin istihbarat örgütü kontrol eder. Türkiye'de son 50 yıldır başa geçen ünlü politikacıların çoğunluğu Bilderberg üyesidir, halen bu gizli Bilderberg üyeleri Türkiye'nin etkin yönetiminde rol almaktadırlar. Türkiyedeki toplantılar şu ana dek 18-20 Eylül 1959'da Yeşilköy-İstanbul'da, 25-27 Nisan 1975'te (Çeşme'de Hotel Altın Yunus'ta) yapılmıştır. 2001'deki toplantı ise İsveç'te gerçekleşmiştir.