Altın ve gümüşte son haftalarda görülen sert yükselişlerin ardından piyasalarda kısa vadeli bir denge arayışı öne çıktı. Uzmanlar, güçlü getirilerin ardından fiyatların bir süre kazanımlarını sindirmesinin doğal bir süreç olduğuna dikkat çekerken, CDS primleri ve tahvil faizlerindeki gerilemenin Türk lirası varlıklara ilgiyi desteklemeyi sürdürdüğünü belirtiyor.

Yılın sonuna yaklaşılmasıyla birlikte yatırımcıların yeni pozisyon açmak yerine mevcut işlemleri kapatmaya yöneldiği gözleniyor. Bu tablo, piyasalarda yeni bir yön arayışından çok temkinli bir bekleyişin hâkim olduğunu gösteriyor.

Yatırım araçları arasında haftaya en güçlü başlangıcı gümüş yaptı. Gümüşün ons fiyatı haftalık bazda yüzde 8,46 yükselerek dikkat çekerken, aylık artış yüzde 30’un üzerine çıktı. Yılbaşından bu yana bakıldığında ise gümüşteki toplam değer kazancı yüzde 130’u aşmış durumda. Altında yükseliş daha sınırlı kaldı. Ons altın haftayı yaklaşık yüzde 1 artışla tamamlarken, yıllık getiri yüzde 67 seviyelerinde seyrediyor.

TL mevduat ve kira sertifikalarında haftalık getiriler yüzde 0,40 bandında kalırken, döviz kurlarında sınırlı yükselişler izlendi. Borsa İstanbul’da ise BIST 100 Endeksi haftayı yüzde 0,27 artışla 11 bin 341 puandan kapattı. Aylık enflasyonun yüzde 0,87 seviyesinde gerçekleşmesi, sabit getirili yatırım araçlarında reel kazancın devam ettiğine işaret ediyor.

Emtia piyasalarında altın 4 bin 342 dolar, gümüş ise 67 dolar seviyelerinde işlem görüyor. Paladyum ve platin ise sanayi talebinin desteğiyle görece güçlü seyrini koruyor. Petrol cephesinde ABD’nin Rusya’ya yönelik ek yaptırımları ve Venezuela kaynaklı arz riskleri fiyatları desteklese de Brent petrol yeniden 60 dolar sınırında dengelenmiş durumda.

Uzmanlara göre, emtia tarafında kısa sürede oluşan yüksek getiriler, mevcut seviyelerin hazmedilmesini zorunlu kılıyor. Yeni alımlar için bu sürecin tamamlandığının netleşmesi önem taşıyor. Altın; merkez bankalarının rezerv çeşitlendirme politikaları, ABD’nin mali dengelerine ilişkin endişeler ve jeopolitik riskler nedeniyle yatırımcı tabanını genişletmeye devam ediyor. Kripto ekosisteminden gelen talep ve bazı stablecoin ihraççılarının altına yönelmesi de fiziki altın talebini destekleyen unsurlar arasında yer alıyor.

Gümüş ise yatırım talebinin yanı sıra yapay zekâ veri merkezleri, güneş enerjisi ve elektrikli araçlardan kaynaklanan sanayi talebiyle öne çıkıyor. Süregelen arz açığı, gümüş fiyatlarının yukarı yönlü hassasiyetini artıran temel faktörlerden biri olarak gösteriliyor. ABD’nin gümüşü kritik mineraller listesine alması da bu metali stratejik bir emtia konumuna taşıyor.

Son dönemde kurulan yeni fonlara bakıldığında, serbest fonlar, girişim sermayesi fonları ve tematik yatırım fonlarının ağırlık kazandığı görülüyor. Uzmanlar, bu eğilimin yatırımcıların esnek stratejilere, alternatif varlıklara ve uzun vadeli tema bazlı yatırımlara olan ilgisinin arttığını ortaya koyduğunu ifade ediyor.

Muhabir: Adem Küçükkaya