KÜLTÜR-SANAT

Antik Çağın Sessiz Tanığı: Hili’deki Gizemli Büyük Mezar

Bir zamanlar çölün ortasında ortak bir mezar odası olarak kullanılan Hili’deki Büyük Mezar, devasa yapısıyla geçmişe açılan bir pencere sunuyor. Antik oriks figürlerinden mezar eşyalarına kadar keşfedilecek çok şey var.

Abone Ol

El Ayn’ın Hili bölgesinde, tarihin derinliklerine açılan etkileyici bir yapı yükseliyor: Büyük Mezar. Hili Arkeolojik Parkı’nda yer alan bu anıtsal yapı, çapı 40 metreyi, yüksekliği ise 13 metreyi buluyor. Dairesel formu ve milimetrik işçilikle kesilmiş taşlarıyla, günümüzden yaklaşık 4 bin yıl öncesine, MÖ 2500-2000 yıllarına uzanıyor.

Her iki cephesinde – kuzey ve güney – görkemli girişlere sahip olan bu mezar, dönemin toplu gömü alanı olarak hizmet vermiş. Girişlerin üzerine işlenmiş kabartmalar ise bu yapıyı sadece bir mezar değil, aynı zamanda sembolik bir anıt haline getiriyor. Özellikle, o dönemde bölgede bolca görülen ama günümüzde nesli tehlike altında olan oriks (antilop) figürü, dikkat çeken detaylar arasında.

Mezarın iç kısmı, ölülerin bedenlerini saklamak için özel bölmelere ayrılmış. Arkeologlara göre, defin işleminden bir süre sonra bu bedenler çıkarılarak çukur mezarlara nakledilmiş olabilir. Yanlarına bırakılan eşyalar arasında seramik kaplar ve kişisel süs eşyaları da bulunmuş. Bu objelerin çoğu, bugün El Ayn kent merkezindeki El Ayn Ulusal Müzesi’nde ziyaretçilere sergileniyor.

Büyük Mezar’ın hemen yakınında yer alan ve benzer bir mimariye sahip başka bir antik mezar ise zaman içinde tahrip olmuş. Kubbesi yıkık olan bu yapı, çitle çevrili bir alanda korunuyor. Ziyaretçiler, bu koruma çemberinin dışından bakarak, mezarın bölmeli iç yapısını görebiliyor ve geçmişin sessizliğini hissedebiliyor.

Antik çağların bu etkileyici mirası, sadece bir arkeolojik alan değil, aynı zamanda kültürel bir zaman kapsülü niteliğinde. Hili’yi ziyaret eden herkes, binlerce yıl öncesine ait yaşam ve ölüm ritüellerine tanıklık etme fırsatı buluyor.