Sessiz bir Balkan kasabası olan Visoko, 2005 yılından bu yana arkeoloji dünyasının en hararetli tartışmalarından birinin merkezinde yer alıyor. Araştırmacı Semir Osmanagiç’in, bölgedeki tepelerin aslında kadim piramit yapıları olduğunu öne sürmesi, dünya çapında büyük yankı uyandırdı. En dikkat çekici olanı ise, Güneş Piramidi olarak adlandırılan yapının, yalnızca Mısır’daki ünlü Giza Piramidi’nden daha yüksek olduğu iddiası değil; aynı zamanda kuzey yönüne daha hassas bir şekilde hizalanmış olması.

Esrarengiz Yapılar ve Tartışmalı Bulgular

Osmanagiç ve ekibi, Güneş Piramidi başta olmak üzere çevredeki Ay ve Ejderha piramitlerinin yapay olduğunu ileri sürüyor. Bu iddialar; bölgede bulunduğu söylenen devasa “beton bloklar”, karmaşık tünel sistemleri ve zirvede ölçülen elektromanyetik enerjiyle desteklenmeye çalışılıyor. İddiaya göre bu bulgular, bölgedeki yapıların bilinmeyen, gelişmiş bir antik uygarlığa ait olabileceğine işaret ediyor.

Piramidin yüzeyinde olduğu öne sürülen düzgün taş bloklar, jeolojik değil, insan yapımı beton kalıntıları olarak sunuluyor. Gönüllü araştırmacı ekipler tarafından açılan Ravne Tünelleri ise, daha önce bilinmeyen enerji yollarının izini sürdüklerini savunuyor.

Alternatif Tarihçiler ve Bilim Dünyası Karşı Karşıya

Destekçiler, yıllar boyunca düzenlenen uluslararası sempozyumlar, bölgeye akın eden yabancı uzmanlar ve belgesel ekipleri sayesinde bu bölgenin dünya mirası olarak görülmesi gerektiğini savunuyor. Onlara göre bilim, dogmalardan arındırılmalı ve geçmişe dair alternatif teoriler açık fikirle incelenmeli. Bazıları, bu yapıların kayıp medeniyetlere ya da kadim enerji teknolojilerine dair ipuçları taşıdığını düşünüyor.

Ancak ana akım arkeoloji camiası bu görüşlere katılmıyor. Avrupa Arkeologlar Derneği (EAA), Bosna Piramitleri teorisini kesin bir dille reddederek, bu yapıların yalnızca doğal jeolojik oluşumlar olduğunu belirtiyor. Bilimsel yayınlarda yer bulamayan, deneysel yöntemlerle değil, popüler söylemlerle desteklenen bu teoriler, sıklıkla “sözdebilim” (pseudoscience) olarak etiketleniyor.

Ayrıca, kazı çalışmalarının profesyonel arkeologlar yerine gönüllü gruplar tarafından yürütülmesi, güvenilirliği sorgulanan sonuçlar doğuruyor. Arkeologlara göre bu durum, arkeolojik metodolojiye ve bilimsel doğruluğa zarar veriyor.

Gizemin Peşinde Binlerce Ziyaretçi

Tüm tartışmalara rağmen Visoko’daki bu yapılar her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor. Kimileri arkeolojiye duyduğu merakla, kimileri ise enerji ve spiritüalizm inançları doğrultusunda bölgeyi ziyaret ediyor. Turizm, bölge halkına ekonomik katkı sağlarken, aynı zamanda bu gizemli yapıların küresel bir fenomene dönüşmesini sağlıyor.

Gerçek Ne?

Visoko’nun altında yatan gerçek hâlâ belirsizliğini koruyor. Bu yapıların insan eliyle mi inşa edildiği, yoksa doğanın karmaşık süreçlerinin sonucu mu olduğu sorusu, bilimsel verilere dayalı araştırmalarla netleştirilmeyi bekliyor. Ancak kesin olan bir şey var: Bosna Piramitleri, insanlığın geçmişine dair bildiklerimizi yeniden düşünmemiz için güçlü bir çağrı niteliği taşıyor.

Muhabir: Merve Kiraz