SAĞLIK

Kadınların Sessiz Yol Arkadaşı: Miyomlar ve Etkileri!

Miyom nedir, doğurganlığı ve hamileliği nasıl etkiler? Bu yazıda miyomların belirtileri, risk faktörleri, gebelikteki etkileri ve tedavi yolları detaylıca ele alınıyor.

Abone Ol

Kadınların yaklaşık dörtte birinde görülen miyomlar, çoğunlukla iyi huylu tümörler olarak bilinir. Rahim kas dokusundan gelişen bu oluşumlar, genellikle kansere dönüşmez. Ancak bazı özel durumlarda, özellikle menopoz sonrasında ortaya çıkan belirti ve bulgular dikkatle incelenmelidir.

Miyomlar Kansere Neden Olur mu?

Miyomların büyük bölümü zararsız olup, kötü huylu olma riski oldukça düşüktür. Özellikle menopoz öncesi dönemde miyomlara bağlı olarak rahimde belirgin büyümeler gözlemlense bile, bu durum çoğu zaman endişe verici değildir. Ancak menopoz sonrası devam eden ağrı ve kanamalar söz konusuysa, detaylı bir değerlendirme yapılması gerekir. Bu dönemde nadir de olsa kötü huylu dönüşümler göz ardı edilmemelidir.

Doğurganlık Üzerindeki Etkisi Nedir?

Rahmin iç kısmına, yani embriyonun tutunacağı alana doğru gelişen miyomlar, gebeliği doğrudan etkileyebilir. Bu tür miyomlar, rahim iç yüzeyinin yapısını bozarak embriyonun yerleşmesini zorlaştırır. Yapılan araştırmalar, bu miyomlara sahip kadınlarda gebelik şansının yaklaşık %70 oranında azaldığını göstermektedir. Ancak bu tip miyomların cerrahi müdahale ile alınması, doğurganlığı yeniden artırabilir.
Buna karşılık, rahmin dışına doğru büyüyen miyomların üreme üzerinde doğrudan bir etkisi bulunmaz.

Adet Düzensizlikleri ve Kansızlık

Özellikle rahim iç tabakasına yakın konumlanan miyomlar, adet dönemlerinde yoğun ve düzensiz kanamalara neden olabilir. Bu durum, zaman içinde kansızlık (anemi) gelişimine yol açabilir.
5 santimetreden büyük miyomlara sahip kadınların, daha küçük miyomları olanlara kıyasla çok daha yoğun ve ani adet kanamaları yaşadığı gözlemlenmiştir.

Ağrı ve Diğer Şikayetler

Büyük miyomlar, karın alt bölgesinde (pelvik bölgede) ağrıya neden olabilir. Ayrıca bel ve bacaklara yayılan ağrılar, sık idrara çıkma ya da kabızlık gibi belirtiler de görülebilir. Küçük miyomlar ise genellikle belirti vermez ve fark edilmeden kalabilir.
Pelvik ağrı, çoğu zaman miyomun büyüklüğünden ziyade, damar yoluyla yeterince beslenememesi sonucu gelişen doku ölümü (dejenerasyon) nedeniyle ortaya çıkar.
Ayrıca saplı (rahim dışına uzanan) miyomlarda kendi etrafında dönme (torsiyon) meydana gelirse, şiddetli ağrıya yol açabilir ve genellikle cerrahi müdahale gerekebilir.

Gebelikte Miyomlar Risk Taşır mı?

Miyomu olan hamilelerde bazı komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bunlar arasında ağrı, düşük riski, erken doğum ihtimali ve doğum sonrası kanama artışı yer alır. Miyomun sayısı arttıkça risk de paralel olarak yükselir.
Bazı durumlarda doğumun normal yolla yapılması mümkün olmayabilir ve sezaryen gerekebilir.
Gebelikte miyom tespit edildiğinde, ultrason aracılığıyla miyomların yeri, boyutu ve sayısı takip edilir. Ağrı durumlarında hekim kontrolünde uygun ağrı kesicilerle destek sağlanır. Bu süreçte anne adayına gerekli bilgiler verilir ve düzenli kontrollerle izlem yapılır.