Mesane kanseri, özellikle yaşam tarzı ve çevresel faktörlerle doğrudan bağlantılı bir hastalık olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, günlük hayatta sürdürülen bazı alışkanlıkların bu kanser türüne davetiye çıkardığını belirtiyor. İşte herkesin bilmesi gereken o risk faktörleri:

1. Sigara ve Tütün Kullanımı: Birinci Sıradaki Risk

Sigara kullanımı, mesane kanseri için en büyük tehlike olarak gösteriliyor. Tütün dumanındaki zararlı maddelerin idrar yoluyla mesanede birikerek hücrelere zarar verdiği ifade ediliyor. İçenlerde riskin, içmeyenlere kıyasla 3-4 kat daha fazla olduğu vurgulanıyor.

2. Mesleki Kimyasallara Maruziyet

Boya, tekstil ve endüstriyel kimya sektörlerinde çalışanların dikkatli olması gerekiyor. Bu alanlarda kullanılan bazı kimyasalların mesane hücrelerinde hasara yol açabildiği, bu nedenle koruyucu ekipman kullanımının hayati önem taşıdığı aktarılıyor.

3. Genetik Yatkınlık

Ailesinde mesane kanseri öyküsü bulunan bireylerin daha yüksek risk altında olduğu belirtiliyor. Genetik faktörlerin, hücrelerdeki kontrol mekanizmalarını etkileyebildiği ifade ediliyor.

4. İleri Yaş ve Erkek Olmak

Hastalığın 55 yaş üzerindeki bireylerde ve erkeklerde görülme sıklığının daha yüksek olduğu biliniyor. Bu durumun hormonal ve yapısal farklılıklarla ilişkili olduğu düşünülüyor.

5. Radyasyon Tedavisi Geçmişi

Özellikle karın alt bölgesine (pelvik bölge) uygulanan radyoterapilerin, ilerleyen dönemlerde mesane kanseri riskini artırabileceği konusunda uyarılar yapılıyor.

6. Sağlıksız Beslenme Düzeni

Aşırı işlenmiş gıda, şeker ve tuz tüketiminin vücutta iltihabı artırarak kanser gelişimine zemin hazırlayabildiği ifade ediliyor. Dengeli ve doğal beslenmenin koruyucu bir etkisi olduğunun altı çiziliyor.

7. Hareketsiz Yaşam Tarzı

Fiziksel aktivite eksikliğinin obeziteye yol açtığı, bunun da mesane kanseri de dahil olmak üzere birçok kanser türü için risk oluşturduğu vurgulanıyor. Düzenli egzersizin bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve riski azalttığı kaydediliyor.

Uzmanlar, bu risk faktörlerinden kaçınmanın ve düzenli sağlık kontrolleri yaptırmanın hastalıktan korunmada en etkili yöntemler olduğunu tekrarlıyor.

Muhabir: Sümeyra İÇER