Modern yaşamın temposu ve gürültüsü, bazı bireylerde günlük seslere karşı aşırı hassasiyet gelişmesine yol açıyor. Tıpta “Misophonia” olarak adlandırılan ve Türkçeye Mizofoni olarak çevrilen bu rahatsızlık, kişinin çevresindeki belirli seslere karşı yoğun öfke, stres ve rahatsızlık hissetmesine neden oluyor.

Dünya genelinde her 100 kişiden 20’sinde görülen mizofoni, özellikle kadınlarda ve 9 ila 12 yaş arasındaki çocuklarda daha sık ortaya çıkıyor. Hastalığı ilk kez 2001 yılında tanımlayan bilim insanı Jastreboff’a göre, mizofoni yalnızca bir duyma sorunu değil, nörolojik ve psikolojik temelleri olan karmaşık bir bozukluk.

Mizofoni Nedir?

Mizofoni, bazı seslere karşı aşırı duyarlılık durumudur. Sakız çiğneme, nefes alma, tırnak kesme, horlama, yemek yeme, esneme gibi günlük hayatta sıkça karşılaşılan sesler, bu hastalığa sahip kişiler için dayanılmaz olabilir. Rahatsızlık ilerledikçe birey, sosyal çevresinden uzaklaşır ve yalnızlaşma eğilimi gösterir.

Mizofoni Testi

Mizofoni tanısı için psikiyatrist, klinik psikolog veya odyologlar tarafından ses duyarlılığı testleri uygulanır. Kişiye çeşitli sesler dinletilerek rahatsızlık düzeyi ölçülür. Ayrıca, misofoni tanısı konulurken aşağıdaki kriterler dikkate alınır:

Tinnitus (kulak çınlaması) olmamalı,

Kişi verdiği tepkilerin aşırı olduğunun farkında olmalı,

Sesler belirgin panik, öfke, anksiyete veya saldırganlığa yol açmalı,

Kaçma veya kaçınma davranışı gözlenmeli,

Sosyal, ailevi ve iş yaşamı olumsuz etkilenmeli.

Belirtiler

Mizofoni hastaları, rahatsız edici seslerle karşılaştıklarında yoğun gerginlik ve stres hisseder. En sık görülen belirtiler arasında;

Gürültüden uzaklaşma veya kulak kapama isteği,

Sinirli ve endişeli davranışlar,

Göğüs bölgesinde baskı hissi,

Günlük hayatta sürekli stres,

Çocuk veya bebek ağlamalarına tahammülsüzlük,

Ritmik tıklama veya sallama gibi seslere karşı öfke tepkisi yer alır.

Nedenleri

Mizofoninin kesin nedeni bilinmemekle birlikte, beynin frontal lobundaki işitsel işlem bölgelerinde farklılıklar olduğu düşünülmektedir. Ayrıca obsesif-kompulsif bozukluk, Tourette sendromu ve anksiyete gibi psikolojik rahatsızlıklar da mizofoniyi tetikleyebilir. Bunun dışında migren, kulak ameliyatı, uzun süre yüksek sese maruz kalma veya beyin travması geçiren kişilerde de risk artmaktadır.

Tedavi Yöntemleri

Henüz kesin bir tedavisi bulunmayan mizofoni için psikoterapi ve ses terapisi en etkili yöntemler arasında yer alıyor. Tedavi süreci kişiye özel planlanıyor ve genellikle şu yaklaşımlar uygulanıyor:

Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Kişinin rahatsız olduğu seslere karşı düşünce biçimini değiştirmeyi hedefler.

Duyarsızlaştırma (Ses Terapisi): Kulaklara veya ortama yerleştirilen ses cihazları ile beynin sesi tolere etmesi sağlanır.

Yeniden Eğitme Terapisi: Beyni rahatsız edici seslere karşı yeniden programlamayı amaçlar ve genellikle 6 ila 12 ay sürer.

Yaşam Tarzı Değişimi: Sakinleştirici müzikler dinlemek, stres yönetimi ve çevresel düzenlemelerle destek sağlanır.

Muhabir: Yasemin Dülgeroglu