Modern sanatın en tartışmalı ve etkileyici figürlerinden Pablo Picasso, yalnızca resim dünyasında değil, sanatın tüm disiplinlerinde kalıcı bir iz bıraktı. 1881 yılında İspanya’nın Malaga kentinde doğan Picasso, kısa sürede yeteneğiyle dikkat çekti. Henüz çocukken babasından aldığı eğitimle resme başlayan sanatçı, hayatının büyük bölümünü Fransa’da geçirdi ve orada sanat dünyasını baştan aşağı değiştirdi.
Picasso’nun sanatı, hiçbir kalıba sığmadı. Mavi, Pembe ve Kübizm gibi dönemlere ayrılan eserleri, yalnızca renk ve biçimle değil, duygularla da evrildi. En yakın arkadaşının intiharının ardından içine kapanan Picasso, 1901-1904 yılları arasında yarattığı “Mavi Dönem” eserlerinde hüznü fırçasıyla tuvale taşıdı. Bu döneme damga vuran La Vie, Körlük, Yaşlı Gitarist gibi tablolar sanatçının duygusal derinliğini yansıttı.
Sonraki yıllarda ruh halinin değişmesiyle birlikte Pembe Dönem’e geçen Picasso, daha sıcak tonlara yöneldi. Özellikle Anne ve Çocuk, Bir Top Üzerinde Akrobat ve Çiçek Sepetli Kız gibi eserleriyle umut ve canlılığı sanata taşıdı.
Ancak asıl devrim 1907’de geldi. Georges Braque ile birlikte Kübizm akımını başlatarak klasik perspektifi reddeden Picasso, nesneleri ve figürleri köşeli ve çok boyutlu yapılarla ifade etti. Sanat tarihinde bir dönüm noktası olarak kabul edilen bu çıkış, resmin sınırlarını yeniden çizdi. Ünlü Avignonlu Kızlar tablosu, Kübizm’in başlangıç noktası olarak kabul edilir.
Picasso’nun Ardında Bıraktığı Miras
Picasso’nun etkisi sadece resimle sınırlı kalmadı. Heykeller yaptı, oyunlar yazdı, sahne tasarımları gerçekleştirdi. Farklı dönemlerde natüralist, klasik ve soyut çalışmalara imza attı. Van Gogh, Goya, Matisse ve Cezanne gibi büyük ustalardan esinlendi ama her zaman kendi çizgisini korudu. Bugün Barselona’daki özel müzesi ve dünya genelindeki koleksiyonlarla sanatseverlerle buluşan Picasso eserleri, hala yoğun ilgi görüyor. Özellikle Guernica tablosu, savaşın yıkıcılığına karşı bir manifesto olarak kabul ediliyor. Bu eser, ABD yetkililerinin bile önünde açıklama yapmaktan çekindiği kadar güçlü bir sembole dönüşmüştü.
Picasso’nun Gölge Tarafı
Sanat hayatında devrimci olarak anılan Picasso, özel hayatında aynı ölçüde tartışmalıydı. Kadınlara karşı tutumu ve sert mizacı sık sık eleştirildi. Sevgilisi Françoise Gilot’un anlattığına göre Picasso, zaman zaman fiziksel şiddete de başvurdu. Sanatçının oğlunun alkol nedeniyle hayatını kaybetmesi, aile yaşamındaki sorunların derinliğini gözler önüne serdi.