Siirt’te bulunan Başur Höyük arkeolojik alanında keşfedilen gösterişli taş mezarlar, erken Tunç Çağı toplumları hakkında yeni soruları gündeme getiriyor. Arkeologların yaptığı son DNA analizleri, bu mezarlara gömülen bireylerin çoğunun ergenlik çağında ve birbirleriyle akraba olmadığını ortaya koydu.
Yüzlerce bakır eşya, tekstil kalıntısı ve boncukla donatılan bu mezarların, sadece zenginliğin değil, karmaşık bir sosyal yapının da izlerini taşıdığı düşünülüyor. Önceki görüşler, bu definlerin hiyerarşik bir yönetim modeline işaret ettiğini savunurken, son bulgular daha kolektif ve esnek bir toplumsal yapının mümkün olduğunu gösteriyor.
Araştırmalar, bu gençlerin belirli bir yaş grubuna ait olabileceğini ve bazı ritüel törenlerde yaşamlarını yitirmiş olabileceklerini öne sürüyor. Ayrıca gömülen bireylerin çoğunun bölge dışından gelmiş olması, defin törenlerinin daha geniş çaplı, belki de farklı toplulukları bir araya getiren etkinlikler olabileceğine işaret ediyor.
Bu çarpıcı keşifler, erken devletlerin mutlaka merkezi otoriteler tarafından yönetildiği varsayımını sorgulatıyor. Başur Höyük, sadece bir mezarlık değil, aynı zamanda Tunç Çağı’na dair toplumsal ilişkileri anlamak için kritik bir kaynak olarak öne çıkıyor.
