Sağlık hizmetlerinde yaşanan yoğunluk sorununa çözüm getirmesi hedeflenen yeni dönem, 1 Ocak 2025 itibarıyla resmen başladı. Artık hastane randevusu almak için doğrudan Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) ile uğraşmaya gerek kalmayacak. Yeni sistem sayesinde, aile hekimleri hastaları için özel olarak ayrılan randevu kontenjanlarını kullanarak, onların hastaneye çok daha hızlı ve kolay bir şekilde ulaşmasını sağlıyor.
Bu önemli entegrasyonla beraber, aile hekimleri hastaların kan sulandırıcı seviyesi (INR) ölçümü, akciğer filmi, mamografi ve yenidoğan kalça ultrasonografisi gibi tetkiklerini de doğrudan hastanelerden talep edebiliyor. Bu sayede, vatandaşların gereksiz yere hastanelerde vakit kaybetmesinin önüne geçilmesi ve tedavi sürecine daha hızlı başlaması amaçlanıyor.
Sistemin hedefleri arasında, birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi, hastane yoğunluğunun azaltılması, tetkik tekrarlarının önlenmesi ve sağlık sisteminde zaman ve kaynak tasarrufu sağlanması gibi önemli maddeler bulunuyor. Kısacası, hastaların doğru branşa yönlendirilmesiyle sağlık hizmetlerine erişimin daha verimli hale getirilmesi planlanıyor.
Vatandaş Neden Bilgisiz?
Ancak uygulamanın ilk verileri, bu parlak hedeflere ulaşılmasında henüz istenen noktaya gelinmediğini gösteriyor. Örneğin, sağlıkta dönüşümün önemli bir parçası olan bu sistemde, Erzincan'da aile hekimleri için ayrılan randevu kontenjanlarının büyük bir kısmı boş kaldı. İlde ayrılan kontenjanın yalnızca yüzde 20'si kullanılırken, bu durum akıllara "Vatandaş yeni sistemi henüz benimseyemedi mi?" sorusunu getiriyor.
Her ne kadar sistem, hastalara ve sağlık çalışanlarına büyük kolaylıklar sunsa da, kullanım oranlarının düşük kalması, bu yeniliğin toplum nezdinde yeterince yaygınlaşmadığına işaret ediyor. Uzmanlar, sistemin tam olarak işleyebilmesi için hem doktorların hem de hastaların yeni düzene adapte olması gerektiğine dikkat çekiyor. Aile hekimlerinin, hastalarını hastane randevuları konusunda daha etkin yönlendirmesi ve vatandaşların da bu kolaylığı keşfetmesiyle birlikte, sistemin gerçek potansiyelini ortaya koyması bekleniyor.
Bu veriler, hayata geçirilen bu önemli reformun henüz yeterince duyurulmadığı ve vatandaşın bu kolaylıklardan haberdar olmadığı şüphesini güçlendiriyor. Toplumun genelinde bu yeni sistem hakkında farkındalık yaratılmadan, randevu kuyruklarının azalması ve sağlık hizmetlerinin kalitesinin artması hedefleri tehlikeye girebilir. Aile hekimleri aracılığıyla randevu almanın sunduğu kolaylık, halk tarafından ne zaman tam olarak benimsenecek, şimdilik bu sorunun cevabı merakla bekleniyor.





