“Çandarlı Halil Paşa” adlı yazımızın ilk bölümünde; “Mehmed: Fetihler Sultanı” filminin Asr-ı Saâdet’ten bir referansla başladığından, Devşirme sisteminin tarihi serüveninden, Türkmen Beyleri ile Devşirme grubunun İstanbul’un fethinde doruk noktaya çıkan mücadelesinden, Çandarlı Halil ve Zağanos Paşaların İstanbul’un alınışındaki tavrından ve fetihten kısaca bahsetmiştik.

Siyasal bir güç olmaktan tasfiye edilen Türkmenlerin ellerindeki topraklara ve mülklere el konulduktan sonra Sadrazam Çandarlı Halil Paşa idam edilmeyi beklemek üzere Edirne’ye gönderilirken, yerine devşirme sınıfının bir üyesi olan Zağanos Paşa getirilmiştir. Bu değişiklik, en önemli görev yerlerinin Sultanın kölelerine ayrılması şeklinde yeni bir geleneği başlattı. Bir diğer değişiklik ise; İstanbul’un fethinden önceki ulema kökenli vezirler medrese tahsilinden sonra sırasıyla müderris, kadı ve kazaskerlikten sonra vezir olurlarken; fetihten sonra ulema kökenli vezirlerin birçoğu medrese tahsilinden sonra müderris veya kadı, sonra tarik-i kalemiye veya tarik-i maliyeye girip nişancılık veya defterdarlık yaptıktan sonra vezir olmaya başladılar.

Çandarlı Halil’in ölümünden sonraki 36 sadrazamdan 34’ü Müslümanlığı sonradan kabul etmiş, yani Müslüman olarak doğmamışlardı. Böylelikle Osmanlı imparatorluğu, bütün Avrupa’da miras yoluyla asil sınıfı olmayan tek ülke oluyordu.

19 Temmuz’da Çandarlı Halil Paşa, azil ve idam edilmesinin sebeplerinden ilki, İstanbul’un fethine bütün Hristiyanlık âlemini Osmanlı devleti aleyhine ayağa kaldıracağı için (ki öyle oldu) muhalefetidir. Diğer sebebi ise, 90 yıldan beri sadaret (başbakanlık) makamının Çandarlı ailesinde kalmasını, saltanat hanedanına paralel olarak bir de sadaret hanedanı teşekkülünü Fatih’in mahsurlu görmesidir. Öyle ki, ahali arasında büyük itibar gören Çandarlı ailesi için “Çandarlılar olmadan, Osmanoğullarının var olamayacağı” ve “Saltanat, Âl-i Osman’a; sadaret ise Çandarlılara ait ve münasiptir” kanaati hâsıl olmaya başlamıştı.

Sonuç itibariyle, doğumu ve eğitimi hakkında kaynaklarda yeterli malumat bulunmayan Çandarlı Halil Paşa, babası Çandarlı İbrahim Paşa’nın sadrazamlığı dönemimde kazaskerliğe getirilmiş, babasının vefatıyla birlikte Sultan II. Murat tarafından 1429’da atandığı sadrazamlık görevini, idam edildiği 1453’e kadar 24 yıl boyunca sürdürmüştür. Devşirme yöneticilerin aksine, Osmanlının bekasını barış siyasetinde gören Çandarlı, II. Murad’ın kendisine sunduğu sınırsız yetkiyi, yeni padişah üzerinde de sürdürmek istemiş, İstanbul’un fethinde Sultan Mehmed ile görüş ayrılıklarına düşmüştür. Bu görüş ayrılığını değerlendiren İsmail Hakkı Uzunçarşılı ve Halil İnalcık, sadece İstanbul’un fethinin bile Fatih’i haklı çıkardığını belirtirler.

Kaynakça:
Halil İnalcık, Kısa Osmanlı Tarihi
Feroz Ahmad, Modern Türkiye’nin Oluşumu
Yılmaz Öztuna, Osmanlı Devleti Tarihi
Jason Goodwin, Ufukların Efendisi Osmanlılar
Tadashi Suzuki, Fatih Mütevellisi Olan Veziriazam Pirî Mehmet Paşa ve Onun Osmanlı Vezirler Tarihindeki Yeri
Veli Vehbi Bardakçı, Osmanlı Klasik Döneminde Çandarlı Ailesi
https://acikerisim.aksaray.edu.tr/xmlui/handle/20.500.12451/10461