etkiler bıraktığı ortaya çıktı. 20 bin kişiyle yapılan geniş çaplı bir çalışmada, çocukken sözlü şiddete uğrayan bireylerin ilerleyen yıllarda kendilerini daha yalnız, umutsuz ve dışlanmış hissettiği belirlendi.
Mirror’da yayımlanan araştırma sonuçlarına göre, son 50 yılda çocuklara yönelik sözlü istismar oranı neredeyse ikiye katlandı. Günümüzde her üç çocuktan biri, büyüme sürecinde bu tür istismara maruz kalıyor.
Araştırmada elde edilen veriler dikkat çekici: Fiziksel şiddet gören bireylerin, yaşamlarının ilerleyen dönemlerinde düşük ruh hali yaşama riski %52 oranında artarken, yalnızca sözlü istismar yaşayanlarda bu oran %64’e kadar çıkıyor. Hem fiziksel hem de sözlü şiddet görenlerin ise, yetişkinlikte ruhsal sıkıntı yaşama ihtimali %115 daha fazla.
Uzmanlar, her altı çocuktan birinin fiziksel şiddete, her üç çocuktan birinin ise sözlü istismara maruz kaldığını belirtiyor. Bu durumun büyük oranda aile bireyleri ya da bakıcılar tarafından gerçekleştiği ifade ediliyor.
Çocuk gelişim uzmanları, bağırmanın ya da aşağılayıcı dil kullanımının “görünmeyen yara” etkisi yarattığını ve çocukların özgüven gelişimini olumsuz etkilediğini vurguluyor. Uzmanlara göre, çocukların sağlıklı bir birey olarak büyüyebilmesi için sevgi, anlayış ve sabır temel ihtiyaçlardan biri olmaya devam ediyor.
