Dünyanın dört bir yanında eşsiz doğa harikaları bulunsa da, Bahamalar’da yer alan Eleuthera Adası, okyanusun adeta üç farklı renkte akmasını sağlayan olağanüstü coğrafyasıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Uydu görüntülerinden bile net bir şekilde fark edilen bu eşsiz görüntü, hem turistleri hem de doğa bilimcileri büyülüyor.

Eleuthera Adası'nın kuzeydoğusunda bulunan Glass Window Bridge (Cam Pencere Köprüsü), bu görsel şölenin en net şekilde gözlemlenebildiği nokta olarak öne çıkıyor. Bir tarafı sakin ve turkuaz tonlarında uzanan Karayip Denizi, diğer tarafı ise koyu lacivert ve dalgalı Atlantik Okyanusu... Ve bu iki devasa su kütlesi, incecik bir kara şeridiyle birbirinden ayrılıyor.

Ancak bu adayı eşsiz kılan yalnızca iki okyanusun buluşması değil. Deniz tabanındaki farklı derinlikler, gelgit hareketleri ve kıyı yapısı, Eleuthera çevresindeki suların yer yer üç farklı renge bürünmesine yol açıyor. Sığ kısımlarda açık turkuaz, orta derinlikte mavi ve daha derin alanlarda koyu lacivert tonları, adeta bir renk paleti gibi göz alıcı bir kontrast oluşturuyor.

Yüzölçümü 500 kilometrekareyi aşan Eleuthera, sadece bu doğal renk oyunlarıyla değil; pembe kumlu plajları, mercan resifleri ve tarihi kültürel dokusuyla da biliniyor. Özellikle Instagram ve TikTok gibi sosyal medya platformlarında büyük ilgi gören ada, gezginlerin “görmeden ölünmemesi gereken yerler” listelerine hızla tırmanıyor.

Yerel rehberler, bu görsel şölenin en iyi sabah erken saatlerde ya da gün batımına yakın zamanlarda izlendiğini söylüyor. Bahamalar Turizm Bakanlığı ise Eleuthera’yı sürdürülebilir turizm açısından geliştirmeye yönelik yeni projeler üzerinde çalıştıklarını belirtiyor.

Doğa ile iç içe, görsel olarak etkileyici ve sükûnet dolu bir deneyim arayanlar için Eleuthera Adası, adeta bir kartpostalın içine adım atmak gibi. Renklerin böylesine keskin ve büyüleyici biçimde ayrıldığı başka bir yer bulmak ise neredeyse imkânsız.

Muhabir: Merve Kiraz