SAĞLIK

Sünnet İçin En Doğru Zaman Ne Zaman?

Sünnet hangi yaşta yapılmalı? Uzmanlara göre çocuklarda 2 yaş altı ve 6 yaş sonrası dönem sünnet için en uygun zaman aralığı. İşte ruhsal travmadan kaçınmak için dikkat edilmesi gerekenler...

Abone Ol

Çocuklarda sünnetin hem fiziksel hem de psikolojik etkileri göz önünde bulundurulduğunda, doğru zamanlama büyük önem taşıyor. Uzmanlar, sünnetin çocuğun gelişimsel özellikleri dikkate alınarak yapılması gerektiğini vurguluyor. Peki sünnet için en uygun yaş aralığı nedir ve nelere dikkat edilmelidir?

En Uygun Yaş Aralığı: 2 Yaş Altı ve 6 Yaş Üstü

Uzmanlar, sünnetin çocuk 2 yaşına gelmeden ya da 6 yaşından sonra yapılmasını öneriyor. Bunun nedeni, 2-6 yaş arası dönemin çocuklarda beden farkındalığının geliştiği ve yaşanacak travmatik deneyimlerin uzun vadeli psikolojik etkiler bırakabileceği bir süreç olması. Bu yaş grubunda yapılan sünnet, çocuğun gelişiminde travma sonrası stres bozukluğu riskini artırabilir. Bu nedenle tıbbi bir zorunluluk olmadığı sürece bu dönemde sünnet önerilmiyor.

Sünnet Mutlaka Sağlık Kurumunda Yapılmalı

Sünnetin, hijyenik bir hastane ortamında ve deneyimli bir hekim tarafından gerçekleştirilmesi gerektiği belirtiliyor. Ayrıca operasyon sonrası çocuk, annesinin yanında uyanmalı. Bu, çocuğun kendini daha güvende hissetmesini sağlıyor.

Çocuğa Yaklaşım Çok Önemli

Sünnet öncesi çocukla kurulacak iletişim de oldukça kritik. Çocuğu korkutacak tehditkar söylemlerden kaçınılmalı, yaşı ve gelişim düzeyi dikkate alınarak doğru bir dille bilgilendirme yapılmalı. Bu sayede çocuk, sürece daha az stresle adapte olabilir.

Travmatik Deneyimler Ruhsal Sorunlara Yol Açabilir

Yanlış zamanda ve yanlış yöntemle yapılan sünnet, çocukta ciddi ruhsal sorunlara yol açabilir. Bu durum kendini gece korkularıyla uyanma, gündüz huzursuzluk, içe kapanma ya da ileriki yaşlarda bedensel kaygılar şeklinde gösterebilir.

Sünnet yalnızca tıbbi bir müdahale değil; çocuğun psikolojik gelişimini etkileyebilecek bir deneyimdir. Bu nedenle uygun yaş aralığına dikkat edilmeli, travmadan uzak, anlayışlı ve destekleyici bir yaklaşımla gerçekleştirilmelidir.