Bilgisayarlar ve makineler artık yalnızca programlandıkları işleri değil, insan zekâsına yakın görevleri de üstlenebilir hale gelme yolunda ilerliyor. Bu gelişmenin merkezinde ise Yapay Genel Zekâ (Artificial General Intelligence – AGI) adı verilen teknoloji yatıyor.
AGI, mevcut yapay zekâ sistemlerinden farklı olarak sadece belirli görevleri değil, insan beynine benzer biçimde çok yönlü bilişsel görevleri yerine getirebilen makineleri ifade ediyor. Yani bir yapay zekâ yalnızca görsel tanıma ya da dil çevirisi gibi tek bir konuda uzman olmak yerine, öğrendiklerini farklı alanlara aktarabilecek kapasiteye sahip olacak.
Bugünkü sürücüsüz araçlar ya da veri analiz sistemleri, belirli görevlerde oldukça başarılı olsalar da "dar yapay zekâ" kapsamında yer alıyorlar. Çünkü bu sistemler yalnızca eğitildikleri görevleri yapabiliyor ve başka bir alandaki bilgiyle ilişki kuramıyor.
AGI ise öğrenme, anlama, analiz etme ve farklı bilgileri bir araya getirerek yeni çözümler üretme kapasitesine sahip olacak. Henüz tam anlamıyla geliştirilmiş bir AGI modeli bulunmasa da, bu alanda süren araştırmalar umut verici.
Peki, bu teknoloji ne zaman hayatımıza girecek? Uzmanlara göre AGI’nin hayata geçmesi için gereken güçlü veri altyapısı ve yazılım sistemleri henüz yeterince gelişmiş değil. Ancak teknoloji alanındaki hızlı ilerleme, bu sorunun cevabını "yakın bir gelecekte" olarak değiştirebilir.
Bilim kurgu gibi görünen bu gelişme, eğitimden sağlığa, ulaşımdan üretime kadar birçok alanda çığır açacak yeniliklerin habercisi olabilir.