Aydın’ın Karacasu ilçesi sınırlarında, Geyre Mahallesi yakınlarında yer alan Afrodisias Antik Kenti, tarih boyunca Anadolu’nun en önemli sanat merkezlerinden biri olarak öne çıkmıştır. Antik Yunan döneminde kurulan bu şehir, özellikle Roma İmparatorluğu döneminde heykelcilikte ulaştığı zirveyle dikkat çekerken, adını aşk ve güzellik tanrıçası Aphrodite'ten almıştır.

Kentte yer alan en ikonik yapılardan biri olan Tetrapylon, dört yönü sembolize eden 16 sütunlu mimarisiyle dikkat çeker. Korinth düzeninde inşa edilen bu anıtsal kapı, Afrodit Tapınağı'nın kutsal alanına giriş sağlayan etkileyici bir yapıdır. Günümüzde büyük ölçüde orijinal parçalar kullanılarak restore edilen bu kapı, ziyaretçilere zamanda yolculuk hissi yaşatıyor.

Afrodisias’ın kalbindeki Aphrodite Tapınağı ise kentin manevi merkezidir. Tapınağın çevresi, antik dönemde tanınan sığınma hakkı ile kutsal bir bölge olarak kabul edilmiştir. Bu hakların, Roma İmparatorluğu’nun üst düzey yöneticileri tarafından tanındığı, bölgede bulunan yazıtlardan anlaşılmaktadır.

MÖ 5. yüzyıla uzanan tarihiyle Afrodisias, MS 1. ile 5. yüzyıllar arasında heykeltıraşlık başta olmak üzere pek çok sanat dalında önemli bir üretim merkezi haline gelmiştir. Mermer işçiliğiyle ün salan kent, çeşitli coğrafyalardan sanatçıların ve zanaatkârların buluşma noktası olmuştur.

Ne var ki, antik kent tarihi boyunca birçok yıkıcı depremle sarsılmıştır. Özellikle 4. ve 7. yüzyıllarda yaşanan depremler, kentin çehresini değiştirmiş; su baskınları ve yapı yıkımlarıyla Afrodisias zamanla eski ihtişamını yitirmiştir. Ancak su tahliye sistemlerinin izleri, dönemin mühendislik bilgisi hakkında ipuçları sunmaya devam ediyor.

Antik kentin üstünü zamanla örtmüş olan Geyre köyü, 20. yüzyılda bir başka deprem tehlikesi nedeniyle taşınmış; böylece Afrodisias’ın gömülü hazineleri yeniden ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu gelişme, modern arkeolojinin bölgeye yoğunlaşmasını sağlamış ve çok sayıda bilimsel kazı başlatılmıştır.

2009 yılında UNESCO’nun Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edilen Afrodisias, 2017 yılında ise resmen Dünya Mirası olarak tescil edilmiştir. Kentte bugün de süren kazılar ve restorasyon çalışmaları, bu eşsiz uygarlık mirasının daha fazla gün yüzüne çıkarılması adına büyük önem taşıyor.

Ziyaretçilerini büyülemeye devam eden Afrodisias’ta, yeni yapılan müze yapıları ve sergi salonları sayesinde antik sanatın zarif örnekleri artık çok daha erişilebilir durumda. Tarih ve sanatın iç içe geçtiği bu antik şehir, geçmişin görkemini modern çağla buluşturuyor.

Muhabir: Merve Kiraz