YAŞAM

Alınganlık Sandığınızdan Daha Derin Bir Mesele

Aşırı alınganlık ilişkileri, kariyeri ve ruh sağlığını tehdit ediyor. Uzmanlar uyarıyor: Bu duyarlılık hali sadece "duygusallık" değil, çözülmesi gereken derin bir psikolojik durum olabilir.

Abone Ol

Günlük hayatta sıkça duyduğumuz “buluttan nem kapmak” deyimi, sadece bir mizah unsuru değil, aynı zamanda ciddi bir duygusal sorunun işareti olabilir. Uzmanlar, aşırı alınganlık halinin sadece iletişim kazalarına değil, depresyon, anksiyete ve sosyal izolasyona da kapı aralayabileceği konusunda uyarıyor. Kimi zaman basit bir şaka, kimi zaman küçük bir eleştiri...

Karşımızdaki kişi bunları kişisel algılayarak büyük kırgınlıklar yaşıyorsa bu durum yalnızca ‘duygusallık’ olarak geçiştirilemez. Psikoloji uzmanları, alınganlık eğiliminin altında genellikle öz değer eksikliği, geçmiş travmalar ve eleştiriye karşı düşük tolerans gibi ciddi psikolojik dinamikler olduğunu belirtiyor.

Türk Dil Kurumu’na göre aşırı alınganlık, kişinin öz güven eksikliği nedeniyle eleştirileri abartılı biçimde algılaması olarak tanımlanıyor. Bu durum hem özel hem de iş yaşamında ciddi iletişim sorunlarına yol açabiliyor. Psikoterapistler, bu davranış biçiminin bireyleri yalnızlaştırdığını ve sosyal çevrelerinde "zor iletişim kurulan kişi" olarak etiketlenmelerine sebep olabileceğini ifade ediyor. Özellikle iş yaşamında küçük bir geri bildirim bile büyük bir krize dönüşebiliyor. Üstlerinden gelen basit bir uyarı ya da yönlendirme, alıngan birey tarafından kişisel bir saldırı gibi algılanabiliyor.

Peki ne yapılmalı?

Uzmanlara göre ilk adım, alınganlığın kaynağını fark etmek. "Gerçekten alınmayı gerektiren bir durum var mı?" sorusunu sormak, düşünce sürecini yeniden şekillendirmek adına önemli bir başlangıç. Aşırı alınganlıktan mustarip bireylerin psikolojik destek almaları gerektiği vurgulanırken, online terapi sistemleri bu noktada hem erişilebilir hem de ekonomik bir alternatif sunuyor. Kişinin geçmişteki kırılganlıklarını çözümlemesi, dış dünyadan gelen yorumları sağlıklı süzgeçlerden geçirmesi açısından büyük önem taşıyor. Ayrıca çevresindeki insanların da bu bireylere karşı daha özenli iletişim kurmaları öneriliyor.

Empati, sabır ve yargılayıcı olmayan bir yaklaşım, bu süreçte oldukça kıymetli. Aşırı alınganlık sadece bireyin değil, onunla iletişim kuran herkesin hayat kalitesini etkileyebilecek bir mesele. Bu nedenle erken farkındalık, doğru yönlendirme ve gerektiğinde profesyonel destekle, bu kırılgan yapının dönüştürülmesi mümkün.