Besin zehirlenmeleri, bozulmuş ya da uygun koşullarda saklanmamış gıdaların tüketilmesi sonucu ortaya çıkabiliyor. Mikroorganizmaların hızla çoğalabildiği gıdalar, özellikle hijyen ve saklama koşullarına dikkat edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.

Uzmanlar, besin zehirlenmesinin genellikle ani başlangıç gösterdiğini ve bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal ile ateş gibi belirtilerle kendini belli ettiğini ifade ediyor. Şüpheli bir besinin tüketilmesinden sonra belirtiler çoğunlukla ilk 24 saat içinde ortaya çıkıyor ve vakaların büyük bölümünde birkaç gün içinde kendiliğinden düzelme görülüyor.

Bu süreçte vücudun kaybettiği sıvının yerine konmasının büyük önem taşıdığına dikkat çeken uzmanlar, bol su ve hafif sıvıların tüketilmesini öneriyor. Kusma ve ishalin yoğun olduğu, kişinin ağızdan sıvı alamadığı durumlarda ise sağlık kuruluşlarında damar yoluyla sıvı desteği sağlanabiliyor.

Besin zehirlenmesi sürecinde lif oranı yüksek gıdaların bağırsak hareketlerini artırabileceğini belirten uzmanlar, ishal kesici ilaçların bilinçsiz kullanımının sakıncalı olabileceğini vurguluyor. Bu tür ilaçların, hastalığa neden olan etkenlerin vücuttan atılmasını geciktirebileceği ifade ediliyor.

Özellikle yaşlılar, çocuklar ve diyabet, tansiyon, böbrek ya da kalp hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları bulunan bireylerin daha dikkatli olması gerektiği belirtiliyor. Bu gruplarda sıvı kaybının daha hızlı gelişebileceği ve tablonun ağırlaşabileceği kaydediliyor.

Hangi Durumlarda Hastaneye Başvurulmalı?

Uzmanlara göre aşağıdaki belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor:

Şikâyetlerin 24–48 saat içinde düzelmemesi

Yeterli sıvı alımının sağlanamaması

Yüksek ateşin eşlik etmesi

Kanlı ishal görülmesi

Aşırı halsizlik, bilinç bulanıklığı ya da uykuya eğilim

Muhabir: Yasemin Dülgeroglu