Antik dünyada heykel sanatı sadece estetik değil, aynı zamanda güçlü bir propaganda aracıdır. İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde sergilenen eşsiz bir eser, bu sürecin en çarpıcı tanıklarından biri.
Roma İmparatorluğu dönemine ait olan ve zırhlı bir imparatörü temsil etmesi planlanan dev heykel, Marmara Adası’ndaki antik Prokennesos mermer ocaklarından çıkarıldı. İlk aşamada yalnızca kabaca işlenen bu taş heykel, gemiyle imparatorluk kentlerinden birine gönderilmek üzere yola çıkarıldı. Nihai durağında ustalar tarafından ince detayları işlenecek, sonra da halkın karşısına tüm heybetiyle çıkacaktı.
Ancak işler planlandığı gibi gitmedi. Heykeli taşıyan gemi, İstanbul Boğazı’nı geçtikten sonra Şile açıklarında battı. Yüzyıllar boyunca denizin dibinde unutulan heykel, bir şans eseri fark edilerek su altından çıkarıldı ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri’ne kazandırıldı.
Bugün müzeye adım attığınızda, girişin hemen sağında sizi karşılayan bu eser, yalnızca Roma sanatının değil, aynı zamanda antik dünyanın üretim, taşımacılık ve propaganda tekniklerinin de bir yansıması. Soldaki ham haliyle sergilenen heykelin, sağda yer alan temsili görseli, bitmiş halinin nasıl görünmesi gerektiğini gözler önüne seriyor.
Ziyaretçiler için eşsiz bir deneyim sunan bu heykel, aynı zamanda tarih meraklılarına da antik dünyanın görkemli ama zorlu yolculuklarını hatırlatıyor.
Kaynak; The Hidden Face of Istanbul





