Yozgat’ın Sarıkaya ilçesinde, Anadolu’nun en özel termal yapılarından biri olarak kabul edilen Sarıkaya Roma Hamamı, tarihin derinliklerinden günümüze adeta bir sağlık ve mimari hazinesi olarak ulaşmayı başardı.
M.S. 2. yüzyılda Roma İmparatorluğu döneminde inşa edilen bu hamam, yer altından kaynayan doğal sıcak suyu doğrudan kullanan ve Anadolu’daki nadir korunmuş termal hamamlardan biri olma özelliğine sahip. Bölgenin antik adıyla “Aquae Sarvenae” üzerine kurulan yapı, Bizans döneminde Hristiyanlığın yayılmasıyla kuzey kısmına bir kilise eklenmiş ve “Basilica Therma” adıyla anılmaya başlanmış.
Selçuklu ve Osmanlılar döneminde de sağlık merkezi olarak önemini koruyan hamam, maalesef Cumhuriyet’in ilk yıllarında yapılan altyapı çalışmaları sırasında büyük tahribat görmüş. Günümüzde yapının yalnızca batı cephesindeki on gözlü, iki katlı mermer kemerli duvarı ayakta kalabildi. Bu duvar, korint düzenindeki sütunları ve yaklaşık 30 metre uzunluğundaki zarif mimarisiyle ziyaretçilerini tarihin içine çekiyor.
Ancak Sarıkaya Roma Hamamı’nı benzersiz kılan sadece mimarisi değil; aynı zamanda yıllardır kulaktan kulağa anlatılan bir mucize efsanesi...
Rivayete göre, Kayseri’de yaşayan Roma Kralı’nın güzelliği dillere destan olan kızı, amansız bir hastalığa yakalanır. Uzman hekimler çaresiz kalınca kral, kızını son umut olarak Sarıkaya’daki sıcak su kaynağına gönderir. Bataklıklar ve sazlıklarla çevrili küçük gölette çamurlu sulara giren prenses, günler içinde şaşırtıcı biçimde iyileşmeye başlar. Dizleri açılır, yürümeye başlar ve sonunda tamamen sağlığına kavuşur. Kral, kızının şifasını simgelemek için buraya mermer bir havuz yaptırır. Zamanla bu şifa kaynağının etrafında küçük bir yerleşim gelişir ve adı Sarıkaya olur.
2018 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan Sarıkaya Roma Hamamı, sadece tarihi ve mimarisiyle değil, insan ruhuna dokunan efsanesiyle de ziyaretçilerini büyülüyor. Binlerce yıldır süregelen bu sıcak suyun mucizesi, modern çağda bile sağlık arayanların ilgisini çekmeye devam ediyor.
Sarıkaya Roma Hamamı, geçmişle bugün arasında sıcak bir köprü kuran, Anadolu’nun tarihine ve doğasının şifasına tanıklık eden nadide bir hazine olmaya devam ediyor.
