Yeni yayımlanan bilimsel bir çalışmaya göre, insan dilinin evrimi sandığımızdan çok daha "hareketli" olabilir. Proceedings of the Royal Society B dergisinde yer alan araştırma, jestlerin homurdanmalardan çok daha etkili bir iletişim yolu olduğunu ortaya koyuyor.
Araştırma kapsamında, Avustralya ve Vanuatu’dan gelen gönüllüler, kelimeleri ya el hareketleriyle ya da sadece seslerle anlatmaya çalıştı. Katılımcılardan bazıları kelimeleri jestlerle canlandırırken, diğerleri sadece homurdanma ve gırtlaktan çıkan seslerle ifade etmeye çalıştı. Deneyin dikkat çekici yönü ise farklı dil ve kültürlere sahip katılımcıların aynı kavramları benzer jestlerle ifade etmeleriydi.
Örneğin, "içmek" fiilini canlandırmaları istendiğinde her iki grup da bardağı ağızlarına götürme hareketi yaptı. Bu da jestlerin kültürden bağımsız, evrensel bir iletişim biçimi olabileceğini gösterdi.
Aynı deney, görme engelli bireylerle de tekrarlandı. Görsel referansları olmayan bu grup da benzer jestleri kullandı. Bu bulgu, jestlerin sadece görsel taklit değil, doğuştan gelen bir iletişim aracı olabileceği fikrini güçlendirdi.
Araştırmacılar, bulguların dilin evrimsel geçmişine ışık tuttuğunu belirtiyor. Jestlerin, konuşmadan önceki dönemde insanların temel iletişim aracı olduğunu ve zamanla sesli dile evrildiğini savunuyorlar.
Sonuç olarak, bu araştırma dilin kökenini sorgularken insan bedeninin iletişimdeki gücünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Belki de konuşmadan önce, gerçekten de ellerimizle "konuşuyorduk".
