Sonbaharın gelişiyle birlikte tezgahlarda yerini alan kızılcık, sadece lezzetiyle değil, sağlık üzerindeki etkileriyle de dikkat çekiyor. Halk arasında "ekşi muşmula" ya da "kiren" olarak da bilinen bu kırmızı meyve, adeta doğal bir ilaç gibi çalışıyor. Uzmanlar, kızılcığın düzenli tüketildiğinde bağışıklık sisteminden sindirime, kalpten böbreklere kadar birçok sistemi koruduğunu belirtiyor.

Vitamin ve Antioksidan Deposu

Kızılcık, C vitamini bakımından oldukça zengin. Aynı zamanda güçlü antioksidanlar içeren bu meyve, serbest radikallerle savaşarak vücudu hücre hasarına karşı koruyor. Beslenme Uzmanı Dyt. Selin Akar, “Kızılcık, bağışıklık sistemini güçlendirmede doğal bir destektir. Özellikle kış aylarında gribal enfeksiyonlara karşı koruyucu bir kalkan görevi görür” diyor.

İdrar Yolu Enfeksiyonlarına Karşı Etkili

Kızılcık denilince akla gelen ilk faydalardan biri de idrar yolu enfeksiyonlarına karşı koruyucu etkisi. İçerdiği proantosiyanidinler sayesinde bakterilerin mesane duvarına tutunmasını engelleyerek enfeksiyon riskini azaltıyor. Bu özelliği nedeniyle özellikle kadınlar için doğal bir koruyucu olarak öne çıkıyor.

Kalp Dostu ve Sindirime Yardımcı

Düzenli kızılcık tüketimi, kötü kolesterolün (LDL) düşürülmesine ve kalp-damar sağlığının korunmasına katkı sağlıyor. Lif açısından zengin olan bu meyve, sindirim sisteminin düzenli çalışmasına da yardımcı oluyor. Aynı zamanda mide asidini dengeleyici etkisi sayesinde gastrit şikayetlerini hafifletmede destekleyici olabilir.

Nasıl Tüketilmeli?

Kızılcık; taze olarak, kurutulmuş şekilde ya da kızılcık suyu formunda tüketilebiliyor. Reçeli ve marmelatı da oldukça popüler. Ancak uzmanlar, katkı maddesi içermeyen ve şekersiz formlarının tercih edilmesi gerektiğini hatırlatıyor.

Uyarılar da Var

Her ne kadar faydaları saymakla bitmese de, aşırı tüketimde mide asidini artırabileceği için reflü şikayeti olanların dikkatli olması gerekiyor. Ayrıca tansiyon ilacı kullananların, kızılcık tüketimini doktor kontrolünde yapmaları öneriliyor.

Muhabir: Adem Küçükkaya