Dünya haritasında geniş topraklarıyla dikkat çeken Kanada, yalnızca yüzölçümüyle değil, aynı zamanda doğa harikası gölleriyle de adından söz ettiriyor. Ülke, yaklaşık iki milyon gölüyle "dünyanın en çok göle sahip ülkesi" unvanını taşıyor. Bu sayı, Kanada'yı gerçek bir "göl cenneti" haline getiriyor.
Kanada'daki göllerin büyük bir kısmı küçük boyutlarda olsa da, üç kilometrekareden büyük olan tam 31.700 göl bulunuyor. Bu etkileyici sayı, ülkenin dört bir yanına yayılmış sayısız su kaynağının yalnızca bir kısmını oluşturuyor. Toplamda, dünyadaki göllerin yaklaşık %60’ı Kanada sınırları içinde yer alıyor. Bu oran, Kanada’nın sadece Kuzey Amerika kıtasında değil, tüm dünyada eşsiz bir ekolojik zenginliğe sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Uzmanlara göre Kanada'nın bu kadar fazla göle sahip olmasının temel nedeni, buzulların milyonlarca yıl önceki hareketleri. Buz Devri sırasında hareket eden devasa buz kütleleri, yeryüzünde derin izler bırakmış ve bu izler zamanla yağmur ve kar sularıyla dolarak gölleri oluşturmuştur.
Ekoturizm ve doğa gözlemciliği için eşsiz bir fırsat
Kanada’daki göller, yalnızca sayıca fazla değil, aynı zamanda görsel olarak da büyüleyici. Özellikle Alberta’daki Lake Louise, Britanya Kolumbiyası’ndaki Emerald Lake ve Ontario’daki Lake Superior gibi ikonik göller, milyonlarca turisti kendine çekiyor. Ülkenin göl manzaraları, kano turları, balıkçılık, kampçılık ve doğa yürüyüşleri gibi açık hava etkinlikleri için de ideal bir zemin sunuyor.
Ayrıca göller, sadece turizm açısından değil, aynı zamanda ekosistem dengesi ve tatlı su kaynakları bakımından da büyük önem taşıyor. Kanada’nın su kaynakları, küresel içme suyu rezervlerinin korunmasında kilit bir rol oynuyor.
Doğa severler için vazgeçilmez bir destinasyon
Gölleriyle doğaseverlerin rüyalarını süsleyen Kanada, temiz havası, sessizliği ve büyüleyici manzaralarıyla özellikle pandemi sonrası dönemde insanların yeniden doğaya yönelmesinde önemli bir tercih noktası haline geldi.
Kanada, gölleri sayesinde yalnızca doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda su kaynakları yönetimi ve çevre koruma alanındaki çalışmalarıyla da dünyanın dikkatini çekmeye devam ediyor.





